Mülteci Geçişleri Tekrardan Hareketlendi: Geri Gönderilme Endişesi Tetikliyor
Ağustos ayı, Türkiye ile AB arasında 2016 Martı’nda imzalanan anlaşmadan sonraki geçişler açısından en hareketli ay oldu. 7 binin üzerindeki mülteci Türkiye üzerinden Yunanistan’a ulaştı. Mülteci Der Başkanı Av. İrem Geçmez, geri gönderilme endişesinden dolayı mültecilerin bir kez daha ölümü göze alarak yollara düştüğüne dikkat çekti.
Hükümetin değişen mülteci politikası mülteci geçişlerini arttırdı. İstanbul Valiliği’nin Temmuz ayında kaydı farklı illerde olan ve kayıtsız mültecilerle ilgili yaptığı açıklama ve mültecilerin zorla sınır dışı edilmesinin basına yansıması göç yollarını hareketlendirdi. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin (UNCHR) verilerine göre 2019 yılında 23 bin 702 mülteci denizden, 7 bin 563 mülteci karadan olmak üzere toplamda 31 bin 265 mülteci Türkiye üzerinden Yunanistan’a ulaştı. Üstelik bu rakamlar 25 Ağustos’a kadar ait olan sayılar.
Haziran’da 4 bin 59 mülteci geçiş yaparken, Temmuz’da 5 bin 806, Ağustos’ta ise 7 bin 55 mülteci geçiş yaptı. Sadece 16 Ağustos’ta 530 mülteci deniz yoluyla Yunanistan’a ait adalara ulaştı. 2019 yılında deniz yoluyla geçen mültecilerin sayısı 2018’in aynı döneminde deniz yoluyla geçen mülteci sayısından 4 bin daha fazla. Uluslararası Göç Örgütü (IOM)’un verilerine göre geçişler esnasında yaşamını yitiren mülteci sayısı ise 57.
Adalarda Bekleyenler 23 Bini Geçti
Geçişlerin artması adalarda bekleyenlerin sayılarının artmasına da neden oldu. Yunanistan’ın Ege’deki 7 adasında bekleyen mülteci sayı ise 23 bin 500’den fazla. Midilli (Lesvos) Adası’nda 10 binden fazla mülteci ana karaya geçmek için beklerken Midilli’yi Sisam, Kos ve Sakız adaları takip ediyor. Yunanistan basını, son haftalardaki durumu 2015 yılındaki mülteci krizinde yaşanan günleri aratmadığı şeklinde değerlendiriyor. Bazı adalar kapasitelerinin 3-4 katı kadar mülteci barındırıyor. Eğer adalardaki işlemler hızlandırılmazsa mültecileri daha zor günler bekliyor.
Sadece Ağustos Ayında 7 Bin 587 Mülteci Durduruldu
Öte yandan Ege Denizi’nde geçişi engellenen mültecilerin sayılarında da önemli bir artış var.
Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın verilerine göre 2019 yılının ilk sekiz ayında Ege Denizi’nde durdurulan mülteci sayısı 25 bin 873. Bu rakam 2018’in tamamında durdurulan mülteci sayısından daha fazla. Haziran’da 3 bin 258 mülteci engellenirken, Temmuz’da 5 bin 338 mülteci, Ağustos’ta ise 7 bin 587 engellenmiş. Geçen yılın Ağustos ayında Ege Denizi’nde durdurulan mülteci sayısı bin 484.
‘Politikacıların Konuşmaları, Nefret Söylemleri, Sınır Dışı Edilme Korkusu’
Mülteci Der Başkanı Av. İrem Geçmez artan geçişleri ve olası sonuçlarını Sivil Sayfalar’a değerlendirdi. Geçmez, politikacıların mülteciler üzerinden siyaset yapması, sosyal medyadaki artan nefret paylaşımları, istikrarlı bir mülteci politikasının olmaması ve sınır dışı edilme korkularının Ege Denizi’ndeki geçişleri arttırdığını ifade etti. İnsanca yaşam amacıyla ülkelerinden çıkan ve Türkiye’ye sığınan mültecilerin kayıtlı olsun ya da olmasın belirsizlik içinde yaşadığını belirten Geçmez “Geçici koruma kapsamında olanlar “geçici” olan korumanın sonlandırılması halinde ne yapacaklarını bilmiyor, uluslararası koruma başvurucusu olanlar bu başvurunun nasıl ve ne zaman sonuçlanacağını bilmiyor. Bu belirsizlik ve gelmiş oldukları yere geri gönderilme korkuları da onları yine ölümü göze alarak bu yola çıkmaya itiyor” dedi.
‘Ege’de Tekrardan Mülteci Ölümleri Yaşanabilir’
Mültecilerin geldikleri ülkelerin halen yaşamaya elverişli olmadığının altını çizen Geçmez
“Terör saldırıları bu insanların evlerini, işlerini, topraklarını, okulları, hastaneleri yok etti. Bu tür temel ihtiyaçlara erişim mümkün olmadıkça bu insanların o topraklara gitmesi ve orada yaşamaları beklenebilir bir durum değildir. Maalesef bu koşullar değerlendirilerek kapsamlı bir mülteci politikası oluşturulmadığı ve diğer ülkeler almaları gereken sorumluluğu almadığı, yasal yollardan kabul ettiği mülteci sayısını artırmadığı sürece devam edecek olup hem ülkemizde işlenen göçmen kaçakçılığı suçunun artmasına hem de güvenli bir şekilde tamamlanmayan geçişler sebebiyle onlarca belki yüzlerce kişinin ölmesine neden olacak gibi görünüyor” diye konuştu.
‘Mültecileri Hayal Ettikleri Avrupa Beklemiyor’
Yolculuğu tamamlayan mültecileri hayal ettikleri bir Avrupa beklemediğini de ekleyen Geçmez şunları söyledi “Geçişi tamamladıklarında binlerce kişilik çadır kamplarında yine kendilerini belirsiz bir süreç bekliyor. AB – Türkiye anlaşmasından önce bir geçiş noktası olarak kullanılan bu adalarda şu an temel insani ihtiyaçlara bile erişimleri son derece kısıtlı olan mülteciler statü almayı ve bir Avrupa ülkesine yerleştirilmeyi bekliyorlar. Geçiş esnasında yakalan mülteciler ise Türkiye’den yasal çıkış hükümlerini ihlal ettikleri gerekçesi ile sınır dışı edilmek üzere geri gönderme merkezlerinde idari gözetim altında tutuluyor. Kanun gereği 1 yıla kadar geri gönderme merkezlerinde tutulabiliyorlar ve bazen ne olduğunu bilmeden imzaladıkları kağıtlar sebebiyle gönüllü geri dönüşler kapsamında bazen de sınır dışı edilmek suretiyle geldikleri topraklara geri dönmek zorunda kalıyorlar”.
Bizi Takip Edin