“Gerekli Sorumlulukları Alırsak Zehirsiz Gıda Mümkün”
Pesticide Action Network ile işbirliği yaparak Zehirsiz Sofralar projesini hayata geçiren Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği'nden İletişim sorumlusu Turgay Özçelik ile konuştuk. Özçelik, işbirliklerine açık olduklarını ve gerekli sorumluluk alındığı takdirde zehirsiz gıdanın mümkün olduğunun altını çiziyor.
Öncelikle dernekle başlayalım, Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği nasıl kuruldu?
Buğday’ın (Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği’nin kısaltılmış hali) tohumları ilk kez 1990 yılında, Bodrum pazarında tam pirinç, zeytinyağı, adaçayı, kekik, deniz tuzu satan Victor Anania’a ait küçük bir tezgahta yer aldı. Tezgah daha sonra dükkana, dükkan da restorana dönüşürken, ekolojik yaşam bilgisini insanlara ulaştırmak için Buğday Dergisi çıkartıldı. 2002 yılında da dernekleşerek Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği adını aldı.
Ekolojik yaşam bilgisini yaymak adına dergi dışında başka hangi faaliyetler gerçekleştiriyorsunuz?
Buğday’ın en öncelik verdiği amaçlardan biri tek tek bireylerde ve bütün olarak sivil toplumda ekolojik yaşam bilinci oluşturmak. Bu doğrultuda İletişim faaliyetlerine çok önem veriyoruz. Matbu ve dijital yayınlar, eğitim ve söyleşiler, sosyal medya, basın bültenler ve röportajlar aracılığıyla elimizdeki bilgileri paylaşmaya çalışıyoruz.
Ulusal ve uluslararası platformlarda işbirliği içinde olduğunuz kurumlar ya da sivil toplum örgütleri var mı?
Pesticide Action Network üyesiyim, birlikte Zehirsiz Sofralar projesini yürütüyoruz. Ayrıca uluslararası organik tarım akımı federasyonu, orijinal adı nternational Federation of Organic Agriculture Movements, IFOAM ile iletişim halindeyiz. Bunun dışında zaman zaman farklı kurumlarla da çeşitli projeler yürütüyoruz.
Sizce biyoçeşitliliği korumak adına Türkiye’nin izlediği politika yeterli mi? Ya da bu politika nasıl iyileştirilebilir?
BM’in açıkladığı rapora göre tam 1 milyon türün nesli tehlike altında. Bu korkunç bir rakam. Sadece Türkiye değil, dünya genelinde biyoçeşitliliğimizi koruyamıyoruz. Tarımda kullanılan pestisitler, iklim krizi, betonlaşma… Bunların biyoçeşitliliğe zarar veriyor. Doğa dostu tarım yöntemlerine geçilmeli,iklim acil durumu ilan edilmeli ve yeşil alanlar korunmalı. Başka bir çaremiz yok.
Zehirsiz sofralar projesinden bahseder misiniz? Amaçları nelerdir? Bir gönüllülük ağı oluşturulacak değil mi?
Pestisit, yani tarım zehirlerinin kullanımı dünyada ve ülkemizde giderek artıyor. Uludağ Üniversitesi’nden iki bilim insanının yapmış olduğu araştırmanın sonucuna göre Türkiye’de endüstriyel tarımda 1 armuda 18.3 kez, 1 elmaya 11.3 kez, 1 şeftaliye ise 10 kez pestisit uygulanıyor; yani zehir atılıyor.
Pestisitlerin zararları konusunda farkındalık yaratmak ve Türkiye’deki pestisit kullanımını azaltmak için, Türkiye Cumhuriyeti ve Avrupa Birliği tarafından Sivil Toplum Diyaloğu V Programı kapsamında desteklenen ve PAN Europe (Avrupa Pestisit Eylem Ağı) ortaklığında yürüteceğimiz “Zehirsiz Sofralar” projemiz 1 Nisan’da başladı.
Proje kapsamında 12 ay boyunca, pestisitlerin olumsuz etkileri ve pestisitlere alternatif yöntemler hakkında üretici ve tüketicilerde farkındalık yaratmayı, Türkiye ve AB’de pestisitlerle ilgili çalışan STK’lar arasında işbirliğini artırmayı ve pestisit kullanımını sınırlamak için Buğday Derneği ve Türkiye’deki STK’ların kampanyacılık ve lobicilik çalışmalarını güçlendirmeyi hedefliyor.
Bu hedeflere ulaşmak için, “Zehirsiz Sofralar” kapsamında, ortak amaçları olan STK ve sivil girişimleri bir araya getirerek Türkiye’de pestisitlerin kullanımını azaltmak ve alternatif tarım ve zararlılarla mücadele yöntemlerini yaygınlaştırmak için bir arada hareket etmelerini sağlayacak bir ağın kurulması planlanıyor. Bu ağı bir araya getirecek çeşitli toplantılar ve uluslararası katılımlı bir konferans düzenlenecek. Ayrıca, bu konuda güvenilir bir bilgi kaynağı olmak üzere bir web sitesi hazırlanacak, Türkiye’deki iyi ve doğa dostu geleneksel uygulamalar belgelenip erişime açılacak. AB ve dünyada gerçekleştirilen bilimsel araştırmaları ve alternatif yöntemlere ilişkin bilgileri dilimize çevrilecek.
Son olarak eklemek istediklerinizi alabilir miyiz?
Zehirsiz sofralar sivil toplum ağının tüm üyeleri ile birlikte, üreticiler ve tüketicilerde farkındalık yaratmak ve davranış değişiklikleri oluşturmak istiyoruz. AB ile paralel olarak mevzuatta değişim yaratmak için, alternatif tarım ve zararlılarla mücadele yöntemlerine odaklanan bir kampanya yürütmek hedefindeyiz. Bu doğrultuda işbirliklerine açığız. Gerekli sorumlulukları alırsak zehirsiz gıda mümkün.
Bizi Takip Edin