Sivil Toplum Kuruluşlarına Yönelik İdari Para Cezaları
Geçtiğimiz günlerde Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı’na kesilen idari para cezası ile gündeme gelen 'Sivil Toplum Kuruluşlarına Yönelik İdari Para Cezaları' konusunda bir bilgi notu hazırlayan Altıparmak Hukuk Bürosu'ndan Stj. Av. İpek Sezgin, cezanın dayanağı, çeşitleri ve STK'ların karara itiraz süresi hakkında bilgileri paylaşıyor.
İdari Para Cezası Nedir?
İdari para cezaları, kanunlarda açıkça öngörülen ihlaller hakkında, bir mahkeme kararına ihtiyaç duyulmaksızın, doğrudan doğruya idare tarafından verilen ve temelde bir kamusal faaliyetin yerine getirilmesini sağlamaya yönelik idari yaptırımlardır. Bu para cezalarında temel amaç, ilgili tarafa yerine getirmediği görev ve yükümlülüklerini hatırlatmak ve hukuka aykırı davranışların önüne geçmektir. İdarî nitelikteki “para cezası”, bir uyarı (ikaz) işlevi gördüğü gibi, kamu açısından oluşmuş olan zararın giderilmesi amacına da hizmet eder.
5253 Sayılı Dernekler Kanunu madde 33’e göre, derneğin yönetim kurulu başkanı derneğe yönelik uygulanan idari para cezalarından şahsen sorumludur. İdari para cezaları, temelde adli yargı mercileri tarafından verilmiş bir karara dayanmadığı için, adli sicile işlenmez, ödenmemesi durumunda ise gecikme zammı uygulanmasına karar verilemez ve hapis cezasına çevrilemez. Ödeme yapılmaması durumunda icra yoluyla cezanın tahsiline gidilir.
İdari Para Cezasının Çeşitleri Nelerdir?
Kabahat karşılığı yaptırımların türü, süresi ve miktarı ancak kanunla belirlenebilir. İdari para cezası; sabit bir miktarda belirlenerek maktu, duruma göre belli bir oranda artabilen şekilde nispi, kanunda alt-üst sınır gösterilerek belirlenebilir. Nispi ve alt-üst sınırı gösterilerek belirlenmiş idari para cezalarında idarenin takdir yetkisi sınırlıdır. İdari para cezasının miktarı belirlenirken işlenen kabahatin haksızlık içeriği ile kabahati işleyen kişinin kusuru ve ekonomik durumu birlikte göz önünde bulundurulmalıdır. (Kabahatler Kanunu madde 17/2)
Sivil Toplum Kuruluşlarının Ana Mevzuatlarından Kaynaklanan İdari Para Cezalarının Dayanağı Nedir?
İdari Para Cezası asıl olarak 5326 sayılı Kabahatler Kanunu madde 17’de düzenlenmekle beraber sivil toplum kuruluşları(STK) özellikle 5253 sayılı Dernekler Kanunu, 2860 sayılı Yardım Toplama Kanunu ve Dernekler Yönetmeliği’nden ve bazı özel kanunlardan (2872 sayılı Çevre Kanunu) hukuki anlamda sorumludur. İdare tüzük, yönetmelik, sirküler gibi düzenleyici işlemleriyle çeşitli kabahatler ortaya koyabiliyorken bu kabahatlere karşı uygulanacak yaptırımların türü, süresi ve miktarı yalnızca kanun aracılığı ile belirlenebilir. İdari para cezaları, her yıl Ocak ayından itibaren geçerli olmak üzere Vergi Usul Kanunu’nca tespit edilen yeniden değerleme oranında arttırılarak uygulanır. 2022 yılı itibariyle idari para cezaları ve parasal hadlerini gösteren listeye buradaki linkten ulaşılabilir.
İdari Para Cezası Tutanağında Neler Bulunmalı ve Tutanak Nasıl Tebliğ Edilmelidir?
İdari yaptırım kararına ilişkin tutanakta, hakkında idari yaptırım verilen kişinin kimlik ve adres bilgileri, idari yaptırım kararı verilmesini gerektiren kabahat fiili, bu fiilin işlendiği yer ve zaman açıkça gösterilir. Bu fiilin işlendiğini ispat edecek bütün deliller, karar tarihi ve kararı veren kamu görevlilerinin kimliği ile birlikte tutanakta açıkça yazılmalıdır. İdari para cezası tutanağı yaptırıma maruz kalan STK’ya Tebligat Kanunu Hükümlerine göre tebliğ edilir ve söz konusu tebligat metninde, yetkili kişilerin bu karara karşı başvurabilecekleri kanun yolu (itiraz), süresi ve hangi makama başvuracakları açıkça yazmak zorundadır. Bu durum kural olmakla birlikte Maliye Bakanlığı tarafından elektronik ortamda yapılan tebligat da geçerli bir tebligat sayılmaktadır. Bu son durumda tebligat tarihi, tebligatın muhatabın elektronik tebligat adresine ulaşmasını izleyen beşinci gün sayılır. Yani 05.02.2022 tarihinde elektronik tebligat adresine ulaşan bir tebligat 10.02.2022 tarihinde yapılmış sayılır. Derneklerde yönetim kurulu başkanı idari para cezalarından şahsen sorumlu olduğu için, tebligat yönetim kurulu başkanına da yapılmalıdır.
İtiraz Süresi ve Yöntemi Nedir?
İdari para cezası kararına karşı yapılacak başvuru, Kabahatler Kanunu madde 27’ye göre, idari para cezası kararının tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde, bizzat STK’nın kanuni temsilcisi veya avukatı tarafından idari para cezasını kesen idari makamın bulunduğu yer nöbetçi sulh ceza mahkemesine dilekçe ile başvurularak gerçekleştirilmektedir. 15 gün içerisinde başvuru yapılmazsa idari para cezası kararı kesinleşir. Bununla birlikte mücbir sebep varlığı dolayısıyla ilgili 15 günlük başvuru süresi geçirilmişse, bu sebebin ortadan kalktığı tarihten itibaren en geç 7 gün içerisinde, başvuru yapılır. Bu halde, başvurunun süresinde yapılmasını engelleyen mücbir sebep de dayanaklarıyla gösterilir. İtiraz yoluna başvurulması kararın kesinleşmesini engellemez ancak mahkeme, idari para cezasının yerine getirilmesini durdurma kararı alabilir.
İdari para cezasına karşı başvuru dilekçesinde idari yaptırım kararına ilişkin bilgiler ve bu karara karşı ileri sürülen deliller de açık bir şekilde yazılır.
İtiraz Başvurusu Nasıl İncelenir?
Kabahatler Kanunu madde 28’e göre idari para cezasına itirazlar şu şekilde incelenir:
1) Yapılan ön inceleme sonucu, dosyaya bakan sulh ceza mahkemesinin yetkili olmadığı anlaşılırsa dosyanın yetkili sulh ceza mahkemesine gönderilmesine karar verilir.
2) Başvuru süresi içinde yapılmamışsa, başvuru konusu idari yaptırım kararının sulh ceza mahkemesinde incelenebilecek kararlardan olmadığının veya başvuruyu yapan kişinin, yetkili kişi olmaması durumlarında başvurunun bu nedenler açıkça belirtilerek reddine karar verilir.
3) Yukarıda sayılan sebeplerden birinin bulunmaması durumunda ise başvurunun usulden kabulüne karar verilir ve bu durumda mahkeme dilekçenin bir örneğini ilgili kamu kurum ve kuruluşuna tebliğ eder. İlgili kamu kurum ve kuruluşu, dilekçenin kendilerine tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde mahkemeye başvuru konusu idari yaptırıma ilişkin işlem dosyasının tamamının bir örneğini ve cevap dilekçesi ile birlikte mahkemeye verir.
4) Mahkeme, başvuruda bulunan kişilere cevap dilekçesinin bir örneğini tebliğ eder; talep üzerine veya re’sen tarafları belirli bir gün ve saatte dinleyebilir. Söz konusu dinleme için belirlenen gün ile tebligatın arasında en az 1 haftalık zaman olmasına dikkat edilir ve dinleme sırasında taraflar ve varsa vekilleri hazır bulunur. Tebligatta açıkça tarafların yokluğunda karar verileceği belirtildiği takdirde ve mazeretsiz olarak dinleme sırasında hazır bulunmama durumunda mahkeme, idari para cezasının akıbeti hakkında karar verir.
5) Bu süreçlerin sonunda sulh ceza mahkemesi, idari para cezasının hukuka uygun olması sebebiyle “başvurunun reddine”, idari para cezasının hukuka aykırı olması nedeniyle “ idari yaptırım kararının kaldırılmasına” karar verir.
6) Eğer Kabahatler Kanunu madde 17/2 kapsamında, Kanunda alt ve üst sınırının gösterildiği bir kabahat kapsamında İdari Para Cezasına karşı bir başvuru yapılmışsa Mahkeme;
- İdari para cezasının miktarında kabahatin içeriğine,
- İşleyen kişinin kusuruna ve
- İşleyen kişinin ekonomik durumuna göre yeniden değerlendirme yaparak başvurunun kabulüne da karar verebilir.
7) Bu başvurunun sonucunda verilen karar 3.000,00-TLve daha altında verilen idari para cezaları için kesindir. Kesin olmayan cezalar için ise Kabahatler Kanunu Madde 29’a göre kararın ilgililere tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde, Ceza Muhakemesi Kanunu madde 268/3’e göre itiraz edilmelidir. İtiraz sonucunda, dosya üzerinden inceleme yapılarak itirazın kabulüne veya reddine karar verilebilir.
İtiraz Edilmezse Ne Olur?
İdari para cezası tutanağının tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde itiraz edilmezse, para cezası kesinleşir. SGK ve mahalli idareler tarafından verilen idari para cezaları idarelerin kendi bütçelerine gelir kaydedilirken, Kabahatler Kanunu madde 17/3’e göre belirtilmiş olan diğer kurumlar tarafından verilen idari para cezaları genel bütçeye gelir olarak kaydedilir. İdari para cezası kural olarak cezayı uygulayan devlet kurumunun mal müdürlüklerine ödenir. Aynı zamanda internet vergi dairesi üzerinden de ödeme yapmak mümkündür. Ödeme yapılırken karışıklığa sebep olmamak adına nereye ödeme yapılacağı da kişiye idari para cezası tebliğ edilirken açıkça bildirilir. İdari para cezası ilgiliye tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde ödenebilir ancak tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde ve kanun yoluna başvurulmadan ödeme yapılırsa para cezasında indirime gidilerek, cezanın ¾’ü tahsil edilir. Bu şekilde erken ödeme yapmak cezaya itiraz edilmesinin önüne geçmez. Ödeme süresinin geciktirilmesi sonucunda faiz uygulanamaz ve ödenmemesi durumunda ancak icra işlemleri başlatılarak tahsilat sürecine gidilir.
Bu yazının orijinali, pro-bono hukuk hizmeti veren Altıparmak Hukuk Bürosu’nun web sitesinde yayınlandı.
Bizi Takip Edin