Belediyeler ve Kent Konseylerine Sivil Katılım Nasıl Artar?
Sivil toplum, akademi ve belediyeler bir araya geldi. Tartışmalarda, kent konseylerinin demokratik katılım açısından daha işlevli hale gelmesi ihtiyacı öne çıktı.
Sivil Sayfalar’ın European Endowment For Democracy desteği ile düzenlediği “Yerel Yönetim ve Sivil Toplum İşbirlikleri: Kısıtlar ve Olanaklar” Çalıştayı’nda sivil ve yerel aktörler arasında katılım ve işbirliği olanakları ile mevcut kısıtlar ele alındı. Sivil toplum temsilcileri, uzmanları, akademisyenler ve belediyelerden katılımcılar, yerel yönetimlerde genel olarak katılımın ve sivil katılımın artması için ilgili yasalarda değişiklik yapılması, yerelde temsil düzeyinin artırılması, kent konseyleri ve üniversitelerin bu alanda daha aktif bir rol üstlenmesi gerektiğine dikkat çekti.
22 Haziran 2021’de çevrimiçi ortamda gerçekleştirilen çalıştayın ilk bölümde Ulaş Tol ve İnanç Mısırlıoğlu’nun sunumlarının artıdan, katılımcılar Türkiye’de yerel yönetim ve sivil toplum ilişkileri ile işbirliklerine dair mevcut durumu, sorunları ve bu sorunları gidermeye yönelik çözüm önerilerini paylaştı. YADA Vakfı ve Team Araştırma’dan Ulaş Tol, hazırladıkları “Yerel Yönetim Reformu” başlıklı araştırmadan bulgular paylaştı. Yerel yönetim konusunda revizyon çalışmaları yürüten kişilere bir çerçeve oluşturmayı hedefleyen çalışmada, “yerel yönetimlerin uzaktan değil yakından yönetilmesi” gereği tespitinin öne çıktığını söyleyen Tol, yerel yönetim politikalarının nasıl olması gerektiği konusunda ulaşılan diğer hususları da güçlendirilmiş yerel yönetim anlayışı, yerel yönetim yapısının demokratikleştirilmesinin gereği ve yerel yönetimlerin katılımda sürdürülebilirliği hedeflenmesi olarak sıraladı.
Sivil Sayfalar’dan İnanç Mısırlıoğlu “Yerel Yönetim- Sivil Toplum İş Birliklerine Farklı Ülkelerden İyi Örnekler” başlıklı sunumunda Almanya’da halihazırda yaşamakta olduğu ve nüfusu 3 bin civarında olan küçük bir kentin yerel yönetim uygulamaları üzerinden, Türkiye ve dünyada yerel katılıma ilişkin gözlemlerini aktardı.
Türkiye’de yerel yönetim uygulamalarında daha çok merkezileşme eğilimi görüldüğünü kaydeden Mısırlıoğlu, Almanya’da yerel katılıma olanak veren bazı uygulamaları paylaştı. Belediye seçimlerinde seçim yaşının 16 olması, 2002’den bu yana Almanya Yurttaşlık Eğitimi Ajansı’nın hayata geçirdiği “Wahl-omat” adlı uygulama, göçmenlere verilen entegrasyon eğitiminde seçim sistemi ve siyasi partilere geniş yer verilmesi, kamu hizmetlerinden yararlanmayı kolaylaştıran çok dilli hizmet anlayışı ve ehliyet sınavının 12 dilde yapılabilmesi örnekleri üzerinden gündelik, sosyal ve siyasal hayata katılıma olanak veren pek çok uygulama Mısırlıoğlu’nun sunumunda yer aldı.
Toksöz: “Yerel Yönetimlere Katılımın Zemini Yok!”
Çalıştayın devamında katılımcılar, yerinden yönetim ilkesi ekseninde yerel yönetimlere katılımın nasıl sağlanacağı ve sivil toplumun katılım süreçlerine nasıl dahil olabileceği konularında söz alarak deneyim ve çözüm önerilerini paylaştır.
Yerel yönetimlere sivil toplumun ve yurttaşların katılımının artırılması konusundaki sorunları ve bu sorunları gidermek için çözüm önerilerini paylaşan yerel yönetişim uzmanı Fikret Toksöz, mevcut Yerel Yönetim Kanunu’nun temsil oranını 1/10 oranında azaltarak sistemi merkeziyetçi yerel yönetim yapısına dönüştürdüğünü kaydetti. Sivil toplumun daha yerel meseleler yerine daha makro konular üzerinde çalışma eğilimi göstermesi, Kent Konseyleri’nin etkili çalışmaması ve belediye meclis üye seçimlerinde partilerin etkili olması örnekleriyle, Türkiye’de katılım için yeterli hukuki zemin bulunmadığını vurgulayan Toksöz, söz konusu sorunların giderilmesiyle yerel yönetimlere katılımın artırılmasının mümkün olduğunu kaydetti.
Yerel yönetimlere katılım ve sivil toplum-yerel yönetim iş birlikleri konusunda Türkiye’de mevcut durumu mensubu olduğu parti açısından değerlendiren HDP’nin Yerel Yönetimler Grup Danışmanı Dilek Akkuş, 2019 yerel seçimlerinde 65 belediye kazanmalarına karşın kayyum atanması nedeniyle yerel düzeyde faaliyet yürütemediklerini söyledi. Akkuş konuşmasında ayrıca, 2019 yılında hazırladıkları Yerel Yönetimler Bildirgesi’nde Kent Konseyleri dahil pek çok başlıkta yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ve sivil toplumun katılımını artırmayı hedefleyen öneriler olduğunu da hatırlattı.
Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır: “Yerelde Demokrasinin İşleyişinde Kent Konseyleri Önemli Roller Üstlenebilir”
Çalıştayda söz alan katılımcıların öne çıkardığı başlıklardan bir diğer Kent Konseyleri idi. Termik santral yapımına karşı çıktığı için ilgi firmanın hakkında dava açtığı Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır, kent konseyini aktif hale getirmek için 6 bin nüfuslu kentte geniş bir katılım hedefiyle düzenledikleri forumlara katılımın düşük olduğunu paylaştı. Türkiye’de yerel yönetimlerin yetki konusunda merkezileşme eğiliminde olduğunu, mevcut olan sınırlı yetkinin kullanılması için ise özellikle küçük kentlerde sivil toplumun desteğine ihtiyaç bulunduğunu vurgulayan Çakır, yerel katılıma ve ihtiyaçlara dayanan kamusal yatırım yerine, merkezi yönetimin müteahhit firmalara öncelik verdiğini kaydetti.
Katılımcılar arasında yer alan yerel yönetim temsilcilerinden İzmir Karşıyaka Belediyesi’nden Özlem Şenyol, sivil toplum ve yerel yönetimler arasındaki işbirliklerinde meslek odalarının kritik öneme sahip olduğunu kaydetti. Şenyol, konuşmasında ayrıca yerel yönetim seçimleri ile stratajik planların belirlenmesi sürecinin yerel yönetimlere yurttaşların ve sivil toplumun katılımında önemli süreçler olduğunu kaydetti.
Nilüfer Belediyesi’nden Pınar Tuna, Türkiye’de az sayıda belediyede bulunan Sivil Toplumla İlişkiler Birimi temsilcisi olarak, kentte sivil toplum işbirliği ile pek çok hizmeti hayata geçirdiklerini anlattı. Tuna, sivil katılımı artırmak için STK’ların projelerini desteklediklerini ve Nilüfer Kent Konseyi’nin yanı sıra mahalle düzeyinde de sivil aktörler ile ortak çalışmalar yürüttüklerini kaydetti.
Doç. Dr. Murat Şentürk: “Üniversite, Sivil Toplum ve Yerel Yönetim İşbirliği Şart”
Üniversitelerin yerel yönetimlerde sivil katılımında ve aktif yurttaşlığın sağlanmasında önemli bir işlev üstlenmesi gerektiğine dikkat çeken İstanbul Üniversitesi’nden Doç. Dr. Murat Şentürk, hem akademik personel hem de öğrenciler aracılığıyla Türkiye’nin her kentinde bulunan akademik kurumların katılımcı perspektife katkı sunması gerektiğini kaydetti.
Sultanbeyli Belediyesi ile işbirlikleri güçlü olan Mülteciler Derneği’inden Fatih Gökyıldız ise belediyelerin pek çoğunda sivil toplum ile ilişkiler konusunda doğrudan bir muhatap bulunmadığı eksikliğine işaret etti. Gökyıldız, yerel yönetimlerde Sivil Toplum ile İlişkiler birimlerinin oluşturulması durumunda, farklı alanlarda sivil toplum ve yerel yönetimler arasında ağ oluşturulmasının da mümkün olabileceğini kaydetti.
Konuşmacıların çalıştay sırasında dikkat çektiği bir diğer başlık, katılımcılığın artmasında dijital olanakların daha çok kullanılması ve yurttaşlar ile STK’ların yerel yönetim süreçlerine bu şekilde daha fazla dahil olmasının sağlanması idi.
Bizi Takip Edin