“Sosyal Hizmet Mesleği Giderek Etkisiz Kılınmaya Çalışılıyor”
Dünya Sosyal Hizmet Günü ve sosyal hizmet çalışma alanını konuştuğumuz SHUDER'den Mehmetcan Yazıcıoğlu, sosyal hizmet mesleğinin sistem içerisinde giderek etkisiz kılınmaya ve sosyal adalet düzleminden uzaklaştırılmaya çalışıldığını söylüyor.
Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
Ben Mehmetcan Yazıcıoğlu. Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü’nden 2019 yılında mezun oldum. Şu anda Yıldırım Beyazıt Üniversitesinde sosyal politika anabilim dalında yüksek lisansa devam etmekteyim. Ankara Büyükşehir Belediyesi Uluslararası Mesleki Eğitim Merkezi’nde proje asistanı olarak çalışmaktayım. Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği Ankara Şubesi’nde mali sekreter olarak meslek örgütlememize katkı sağlamaktayım.
Sosyal hizmetin tanımı nedir?
Sosyal hizmet insan hakları ve sosyal adaleti kendisine temel almış bir meslek ve disiplindir. Bireylerin, grupların sorun çözme becerilerinin geliştirilmesine destek olmaktadır. Toplumsal kalkınmayı, her insanın refah içerisinde yaşayabileceği bir toplumsal yapının kurulmasında birçok farklı disiplinle ve meslekle iş birliği halindedir. Ayrıca doğa dostu, iklim krizi nedeniyle oluşan sosyal adaletsizliklere karşı da mücadele veren bir meslektir.
Sosyal hizmette çalışma ve uygulama alanları nelerdir?
Sosyal hizmet uzmanları, tamamladıkları çok yönlü 4 yıllık lisans programlarının ardından çocuk, kadın, engelli, mülteci, Lgbti+, yaşlılar vb. gibi toplumsal gruplarla birlikte çalışmalar yürütmektedir. Şiddete, ayrımcılığa, baskıya maruz bırakılan tüm bu grupların insan onuruna yakışır bir şekilde yaşam sürmelerine katkı sağlar, onları ekonomik, sosyal, psikolojik olarak destekler. Sosyal hizmet uygulamasının en önemli ayaklarından bir tanesi de savunuculuk çalışmalarıdır. Toplum tarafından dezavantajlı duruma getirilmiş bu grupların haklarını savunmaları konusunda güçlendirici çalışmalar yürütür. Günümüzün en çok konuşulan konularından biri olan iklim krizinden etkilenen ve sosyal adaletsizliklerle baş etmek durumunda bırakılan topluluklarla da yeşil sosyal hizmet adı verilen çalışmalar yürütür. Meslektaşlarımız bu çerçevede kamu, özel ve sivil toplum kuruluşlarında görev almaktadır.
Türkiye’de bu alanla ilgili işleyiş nasıl değerlendirir misiniz?
Türkiye’de maalesef birçok sosyal sorun bulunmasına rağmen bu sorunlara ilişkin nitelikli ve hak temelli sosyal politikalar üretilememekte. Sosyal hizmet uzmanları bu süreçte aktif bir rol alırken ve daha da fazla rol almaya hazırken hak ettiği değeri görememektedir. Ayrıca daha çok yardım temelli kurgulanan politikalar ve sadece sosyal yardım odaklı uygulamalar nedeniyle etkin sosyal hizmetler üretilememektedir. Tüm bunlara neoliberalizmin hegemonyasındaki uygulamalar eklenince dezavantajlı duruma getirilen tüm sosyal gruplar olumsuz olarak etkilenmektedir. Sosyal hizmet mesleği de bu sistem içerisinde giderek etkisiz kılınmaya, sosyal adalet düzleminden uzaklaştırılmaya çalışılmaktadır. Ancak tüm bu zorluklara rağmen meslektaşlarımız alanda mücadelelerini sürdürmekte ve insan hakları odaklı uygulamaların gerçekleşebilmesi adına yoğun emek harcamaktadır.
Çalışma koşulları sosyal hizmet uygulamasından beklenen nitelikler nelerdir?
Sosyal hizmet uzmanları hassas gruplarla çalıştıkları için ikincil travma ve tükenmişlik gibi sorunlarla karşı karşıya kalabilmektedir. Özellikle meslektaşlarımızın yönetebileceklerinden çok fazla vaka takibi yapmaya zorlanmaları bu sorunlara davetiye çıkarmaktadır. Ayrıca birçok meslektaşımız yoğun bir şekilde çalışmasına rağmen özel rehabilitasyon merkezleri ve huzurevleri gibi kuruluşlarda düşük maaşla çalışmak zorunda bırakılmaktadır. Ancak sosyal hizmet uygulamalarının nitelikli bir şekilde gerçekleşebilmesi için güçlü bir süpervizyon sistemi oluşturulmalı, meslektaşlarımızın özlük haklarının geliştirilmesi gerekmektedir.
Bu alanda çözülmesi gereken en acil sorun nedir?
Mesleğimize ilişkin birçok sorun bulunmasına rağmen bu sorunlardan en büyüğü işsizlik problemidir. Özellikle açıköğretimde sosyal hizmet bölümlerinin kontenjanlarının arttırılması ve yeni bölümlerin açılmasıyla birlikte halihazırda çok fazla olan mezun sayısında büyük artışlar yaşanmıştır. Tüm bunlara sosyal hizmet ile alakası bulunmayan iki yıllık ön lisans programlarından da lisans tamamlama adıyla geçişler eklenmektedir. Kontrolsüz ve plansız bir şekilde kontenjanları belirlenen örgün lisans programları da bu durumu daha vahim hale getirmektedir. Tüm bunlara karşılık meslektaşlarımıza yeteri kadar istihdam yaratılamamaktadır. Oysaki sosyal sorunların çözümü noktasında daha fazla sosyal hizmet uzmanının istihdam edilmesi gerekmektedir.
Eklemek İstediğiniz bir husus var mı?
Sosyal hizmet mesleği toplumsal dayanışma ve uzlaşmanın sağlanması adına önemli işlevler üstlenmektedir. Bu bakımından mesleğin nitelikli bir şekilde uygulanması, günümüzde kutuplaşmanın ve ötekileştirmenin zirve yaptığı ülkemizde büyük önem teşkil etmektedir. Bu yolda meslektaşlarımızın kendi aralarındaki örgütlenme pratiklerini yeniden gözden geçirmeleri, daha kapsayıcı, çoğulcu örgütlenme yaklaşımlarını benimsemeleri gerekmektedir. Sosyal hizmet uygulamalarını niteliksizleştirmeye yönelik tüm girişimler ancak dayanışmanın temel alındığı, politik ve örgütlü bir mücadele ile sonlandırılabilecektir.
Bizi Takip Edin