Genel Kurulların Ertelenmesi Sivil Toplum Faaliyetlerini Kısıtlıyor

Pandemiyle birlikte STK’lar bir çok faaliyeti online ortamda yürütmeye başladı ve sivil alanda dijitalleşme süreci hızlandı. Ancak ilgili mevzuat nedeniyle, STK’ların çevrim içi ortamda genel kurul yapabilmesi olanaklı değil. Pandemi koşullarında toplanamayan ya da ertelenen genel kurullar ve bunun yarattığı diğer sorunlar, STK’ların faaliyetlerini kısıtlamış görünüyor. Görüşlerine başvurduğumuz STGM Genel Koordinatörü Tezcan Eralp Abay ve TÜSEV Genel Sekreteri Rana Kotan, mevzuat değişikliği ile STK’ların yetkili kurullarının online ortamda toplanabilmesinin sorunları bir ölçüde giderebileceği kanaatinde… 

Dernekler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik sayesinde dernekler elektronik ortamda defter tutabilir , DERBİS üzerinden Faaliyet Belgesi alabilir ve yine elektronik ortamda alındı belgesi düzenleyebilir. Ancak bir STK online ortamda genel kurul düzenleyemez.   Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü (STİGM), Temmuz ayının sonunda, Dernekler tarafından verilecek bildirim ve beyannameler ile genel kurul toplantılarının ertelenmesine ilişkin süreyi tekrar 31 Ekim’e kadar uzattı.

STİGM tarafından alınan karara göre, şubesi bulunmayan dernekler ile dernek şubelerinin yapması gereken genel kurul toplantılarının 31 Ekim 2020 tarihinden sonra 30 gün içinde ;şubesi bulunan derneklerin ise şube genel kurul toplantılarının tamamlanmasından sonra, yönetim kurulunun alacağı geri bırakma kararı ile belirlenen süre içinde dernek genel kurulunun yapılması gerekiyor. STİGM tarafından Sivil Sayfalar’a yapılan açıklamada, derneklerin yaşadığı sorunların giderilmesine ilişkin çalışmaların sürdüğü ancak yakın zamanda mevzuat değişikliği yapılmasının öngörülmediği belirtiliyor.

Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne pandemide vakıfların genel kurul ve diğer icrai organlarının toplanamamasına ilişkin ilettiğimiz soruya, VGM Vakıf Hizmetleri Daire Başkanlığı tarafından iletilen yanıtta şu ifadeler yer alıyor: “Bilindiği üzere pandeminin ilk döneminde vakıfların seçimli genel kurulları, Genel Müdürlüğümüzce 01.07.2020 tarihine kadar durdurulmuş, bu tarihten sonra vakıflar vakıf senedi hükümleri doğrultusunda pandemi ile ilgili gerekli tedbirleri alarak seçimli Genel Kurullarını yapabilmektedirler. Bu konu ile ilgili vakıfların gerek sözlü gerekse yazılı taleplerine bilgi verilmektedir. Pandemi döneminde pandemi ile ilgili vakıflar tarafında çeşitli konularda sorulan hususlarda vakıflar ayrıca bilgilendirilmektedir.”

Derneklerin Çevrim İçi Faaliyetleri ve Genel Kurul Yapma Olasılığı 

Sivil Toplumla İlişkiler Genel MüdürlüğüSivil Toplum Geliştirme Merkezi (STGM) Genel Koordinatörü Tezcan Eralp Abay’a derneklerin genel kurulların beş aydır yapılamıyor olmasının hem bir dernek olarak STGM hem de diğer derneklerin faaliyetlerini aksatıp aksatmadığını sorduk.  STGM’nin Dernek Genel Kurullarını iki yılda bir yılsonunda gerçekleştirdiği için, pandemi tedbirlerinin kendileri açısından henüz somut bir etkisi olmadığını söyleyen Abay, Genel Kurulların ertelenmesine yönelik kararın bir kez daha uzatılması durumunda STGM Genel Kurulu’nu da ertelemek zorunda kalacaklarını kaydediyor. Bununla birlikte, STGM’nin Yönetim Kurulu toplantılarını düzenli olarak online araçlarla sürdürdüğünü kaydediyor.

STGM’nin pandemi süresince önemli sayıda online eğitim, seminer ve atölye gerçekleştirmiş olmasına karşın, derneklerle iletişiminin olağan koşullardakine göre kısıtlanmış olduğundan, diğer derneklere ilişkin gözlemlerinin sınırlı kaldığını belirten Abay, yine de genel kurullara ilişkin çeşitli sorunlar gözlemlediklerini belirterek, bunları sıralıyor:

“Birincisi kuralın kapsamına ilişkin. Erteleme kararının genel kurulunu toplayamayacak durumda dernekler için bir erteleme imkânı mı yarattığı, yoksa bütün dernekler genel kurul yasağı anlamına mı geldiği konusunda çok sayıda soru ile karşılaşıyoruz. Bu konuda tereddüt yaşayan dernekleri Sivil Toplum ile İlişkiler İl Müdürlüklerine yönlendiriyoruz. En azından bazı derneklerin Genel Kurul yapabildiğini biliyoruz. Ancak pek çok dernek genel kurullarını erteleme yoluna gitti.

Mevcut yönetim kurulları görevlerine devam ediyor. Bu açıdan büyük bir sorun olduğunu tahmin etmiyorum. Ama genel kurulların yönetim kurulu seçimi dışındaki görevleri de yerine getirilemiyor. Tüzük değişikliği, şube kurulumu gibi genel kurul kararı gerektiren adımlar da askıya alınmış durumda. En nihayetinde derneklerin faaliyetleri çok ciddi biçimde kısıtlanmış olduğu için, bu sorunların etkisi sınırlı olacaktır.”

Pandemi nedeniyle yeni kısıtların gelmesi ve bir süre daha genel kurulların yapılamaması durumunda, derneklerin dijital olanaklar ile icrai faaliyetlerini sürdürebilme olanaklarını ve çözüm önerilerini sorduğumuz Tezcan Eralp Abay, pandemi sürecinde tecrübe edilen dijital olanakların pek çok faaliyetin uzaktan yapılabileceğini gösterdiğini, üstelik bu uzaktan/çevrimiçi araçlar konusunda altyapının da çok büyük bir hızla yaygınlaştığına dikkat çekiyor. “Çevrimiçi toplantı pandemi öncesinde ancak istisna iken, bugün eğitim ya da iş amacıyla online toplantı yapılmayan ev neredeyse kalmadı. Bu nedenle teknik olarak çevrim içi genel kurul da yapılabilir gözüküyor. Ancak bunun hukuki altyapısına ilişkin düzenleme yapılmasına ihtiyaç var. Yoksa çevrim içi genel kurulları iptal için dava dalgasına neden olabilir.” diyor.

STGİM’nin derneklerin bütün üyelerini bildirilmelerini gerektiren yönetmelik ve kanun değişikliği sırasında, bu altyapının dijital olanakları geliştirmek için de kullanılacağını duyurduğunu hatırlatan Abay, sürecin uzaması durumunda STİGM’nin bu yönde düzenlemelerini bekleyebileceğimizi öngörüyor.

“Pandemi, STK’lar İçin Olanaklardan Ziyade Kısıtlar Doğurdu”

Sivil toplumun faaliyetlerini bir şekilde kısıtlayan ya da zorlaştıran bürokratik engeller, mevcut teammüller ve mevzuat değişikliğine ilişkin, STK’ların pandemiyi bir fırsat olarak değerlendirerek, karar alıcılara sunabileceği öneriler, atabileceği adımlar olabilir mi? Bu soruya Tezcan Eralp Abay şu şekilde yanıt veriyor: “Mevcut pandemi koşulları STK’lar için olanaklardan ziyade kısıtlar doğurdu. Kamu kurumları en temel işlevlerini sürdürmeye konsantre olduğu için STK’larla ilişkileri de azaldı. Öte yandan, bu ilişkiler özellikle başarısız darbe girişiminden sonraki dönemde zaten oldukça azalmıştı. Bu nedenle STK’ların pandemiyi bir fırsat olarak kullanması ancak çok sınırlı gündemlerde mümkün olabilir gibi gözüküyor. Bu konular özellikle en kırılgan grupların pandeminin etkisine karşı korunması, yoksullukla mücadele, mültecilerle/mülteciler için çalışma olabilir. Ama genel olarak değerlendirildiğinde, Pandemi STK’ların faaliyetlerini bir şekilde kısıtlayan ya da zorlaştıran bürokratik engelleri azaltmadığı, bilakis arttırdığını ifade etmek zorundayız.”

 Pandemide Vakıfların Yaşadığı Sorunlar

Sivil Toplumla İlişkiler Genel MüdürlüğüVakıfların pandemide Mütevelli Heyeti ve diğer yetkili kurul toplantılarına ilişkin yaşadığı sorunları ise TÜSEV Genel Sekreteri Rana Kotan ile konuştuk. Rana Kotan’a öncelikte TÜSEV’in  pandemide icrai kurullarını toplayıp toplayamadığını ve pandeminin faaliyetlerini geciktirici- engelleyici bir etken olup olmadığını sorduk. TÜSEV’in pandemi nedeniyle mütevelli heyeti toplantısını yapamadığını söyleyen Kotan, buna karşın Temsilciler Kurulu toplantısı yaptıklarını ve icrai kararlar alabildiklerinden,  faaliyetlerinde bir gecikme veya engelleme yaşamadıklarını kaydediyor.  Ancak, mütevelli heyeti toplantısını, belli sayıda üyenin fiziksel olarak bir araya gelmesini gerektirdiğinden, gerçekleştiremediklerini, pandemiyle ilgili almaları gereken önlemleri planladıklarını belirtiyor.  TÜSEV Genel Sekreteri Rana Kotan, genel kurulların ertelenmesiyle ilgili sıkça sorular aldıklarını belirterek, gözlemledikleri kadarıyla yaşanan en büyük sıkıntının genel kurulun fiziksel olarak toplanması gerekliliği olduğunu vurguluyor.

Bazı vakıfların resmi senedinde genel kurulun toplanması için belli bir tarih olduğunu, bu tarihte pandemi koşullarında toplanmanın mümkün olmaması nedeniyle, kendilerine başvuran vakıflara, bir yönetim kurulu kararı alarak, genel kurul tarihinin ertelenmesinin mümkün olabildiğini söyleyen Kotan, fiziksel olarak bir araya gelme mecburiyetinin vakıfları oldukça kısıtlayan bir durum olduğunu vurguluyor. Kotan yanı sıra, pandemi şartlarında belli bir yeter sayısını tutturmanın da oldukça güç olduğuna dikkat çekiyor.

Kaynak Geliştirme Faaliyetlerinin Sınırlanan STK’lar ve Çözüm Önerileri

Pandemi nedeniyle yeni kısıtlar gelmesi ve bir süre daha STK’ların daha karar alıcı- yürütücü kurullarını toplayamaması durumunda, TÜSEV olarak soruna nasıl bir çözüm önerdiklerini sorusunu ilettiğimiz Rana Kotan, yönetim kurulu ve genel kurulları online/dijital ortamda yapabilme olanağının soruna bir çözüm olabileceğini ancak bunun için ciddi bir hukuki altyapı gerektiğini kaydediyor.  STGİM’nin derneklere yönelik olarak böyle bir hazırlık içinde olduğunu bildiklerini ancak vakıflara yönelik olarak benzer bir hazırlık olmadığını söylüyor.  Kısa vadede olmasa da orta ve uzun vadede, vakıflar açısından da buna yönelik hukuki altyapının oluşturulmasının faydalı olacağını düşündüklerini belirten Kotan, bu tür uygulamalarda vakıfların deneyimlerinden yola çıkarak tasarlanacak katılımcı süreçlerle yürütülmesinin faydalı olacağına işaret ediyor.

 Sivil toplumun faaliyetlerini bir şekilde kısıtlayan ya da zorlaştıran bürokratik engellerin, mevcut teammüller ve mevzuat çerçevesinde, STK’ların pandemiyi bir fırsat olarak değerlendirerek, karar alıcılara sunabileceği öneriler, atabileceği adımlar neler olabilir? TÜSEV’in bu konulara ilişkin pek çok çalışması ve önerisi bulunuyor. Bu kapsamda, pandemi koşullarında TÜSEV’in karar alıcılara iletmek istediği önerileri sorduğumuz Rana Kotan bizimle tespitlerini paylaşıyor: “Türk Ticaret Kanunu’na göre kâr amacı güden şirketler belli kurallar çerçevesinde online toplantı yapabiliyorlar. Buna benzer bir altyapının dernek ve vakıflar için de yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Keza pandemi gerçeğinin daha uzunca bir süre devam edeceği öngörüsüyle, fiziksel olarak bir araya gelme büyük bir risk taşıyor. Bununla birlikte, dijital araç ve yöntemler belirlenirken, toplantıyı kaydetme zorunluluğu gibi özel hayatın gizliliğini ihlal eden kurallar getirilmeden, bu düzenlemelerin yapılmasının faydalı olacağı kanaatindeyiz.”

Son olarak, Pandemi nedeniyle karar alıcıların aldığı geciktirici ve kısıtlayıcı düzenlemeler nedeniyle, STK’ların karşılaştığı diğer sorunlar ile ilgili, TÜSEV’in mevzuat değişikliği önerileri olup olmadı sorusunu kendisine yönelttiğimiz Kotan, pandemi döneminde STK’ların kaynak geliştirme faaliyetlerinin önemli ölçüde sekteye uğradığını hatırlatıyor ve Yardım Toplama Kanunu’nun mevcut haliyle sivil toplumun sağlıklı işleyişi için kolaylaştırıcı olmadığına dikkat çekiyor. TÜSEV’in söz konusu kanunla ilgili bazı çalışmalar yürütmekte olduğunu kaydeden Rana Kotan, uluslararası örnekleri de inceleyerek yakın zamanda mevzuatın değiştirilmesiyle ilgili birtakım öneriler sunmayı hedeflediklerini belirtiyor.