Farklı Ülkeler; Farklı Deneyimler: Covid-19 Bize Ne Öğretti?
“Farklı ülkeler; farklı deneyimler: Covid-19 bize ne öğretti?” panelinde katılımcılar çocukların yeterince sürece dahil edilmediğini belirterek, çocukların sağlık durumuna dikkat çekti.
Türk Pediatri Kurumu Başkanı Dr. Mehmet Vural’ın moderatörlüğünü yaptığı, “Farklı ülkeler; farklı deneyimler: Covid-19 bize ne öğretti?” adlı online panelde; Avrupa Pediatri Derneği (EPA/UNEPSA) Başkanı Dr. Massimo Pettoello-Mantovani, İsrail Pediatri Derneği (IAPA) Eski Başkanı, Ulusal Enfeksiyon Bağışıklık ve Aşılama Kurulu Üyesi Dr. Eli Somekh, Fransız Pediatri Derneği’nden (AFPA) Andreas Werner, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bilim Dalı Yoğun Bakım Öğretim Üyesi Dr. Esra Şevketoğlu, ABD Brown Üniversitesi Alpert Tıp Fakültesi Afet Tıbbi ve Acil Durumlara Hazırlık Bölüm Direktörü Dr. Selim Suner ve İspanya Pediatri Derneği Eski Genel Sekreteri, Avrupa Birinci Basamak Pediatri Hekimleri Konfederasyonu (ECPCP) Başkanı Dr. Angel Carrasco-Sanz konuşmacı olarak yer aldı. İngilizce’den Türkçe İtalyanca, Fransızca ve İspanyolca’ya tercüme seçenekleriyle izlenen yayına dünya geneli 1 milyon 200 bin kişi katıldı.
Covid-19 Sürecinde Çocukların İhtiyaçları İyi Temsil Edilmedi
Moderatör Dr. Mehmet Vural ilk olarak katılımcı doktorların kendi ülkelerindeki vaka durumlarını paylaşmasını istedi. Vakalarla ilgili verilen bilgilerin ardından katılımcılar sırayla görüşlerini paylaştılar. İlk olarak söz verilen EPA/UNEPSA Başkanı Dr. Massimo Pettoello-Mantovani, İtalya’daki ölüm oranlarının yüksekliğine dikkat çekti. “Süreçte Avrupa için bir zayıflık oldu” diyen Mantovani, “Karşılıklı bir güvensizlik oldu. İtalya, Almanya, İspanya’daki durum güvensizliğe neden oldu. Pandemi biraz azaldığı zaman ekonomik olarak kötü izlerin de azalacağını düşünüyorum. Koordineli planların oluşturulması ve Avrupa sınırlarını aşan tedavi yöntemlerinin benimsenmesi çok önemli. Çocukların ihtiyaçları çok iyi temsil edilmiyor, bu noktada ABD’den bile bir adım gerideyiz. Çocukların çıkarlarını da gözetmeliyiz. Karşılıklı güven ve çocukların da sisteme dahil edildiği bir yapı oluşturulması lazım” dedi.
Şevketoğlu: Türkiye’deki Hastalar Yaş İtibariyle Diğer Ülkelere Göre Daha Genç
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bilim Dalı Yoğun Bakım Öğretim Üyesi Dr. Esra Şevketoğlu, Türkiye’deki son koronavirüs rakamlarından ve alınan önlemlerden bahsetti. Türkiye’deki koronavirüs vakalarının doğru olduğunu söyleyen Şevketoğlu, şunları belirtti: “Kayıtlarlar ilgili bir sorun yok. İstanbul’da 16 milyon nüfus var ve salgının da merkezi. Görev yaptığım Bakırköy’de 30 bin şüpheliden yüzde 10’u hastaneye yatırıldı. Türkiye’deki kayıt ve rakamların doğru olduğunu söyleyebilirim. Ortalama yaş 49. Bizim hastalarımız diğer ülkelerin hastalarına göre yaş itibariyle daha genç. Türkiye yüksek bir yoğun bakım ünitesi kapasitesine sahip. 14 pozitif pediatri vakasını tedavi ettik. 3 tanesi yoğun bakım ünitesine yatırıldı. Süreç zamanında yurt dışı seyahatlere bakılıyordu süreç ilerleyince öksürük gibi diğer belirtilere de bakılmaya başlandı. Test sonucu pozitif olan vakalara da teyitli vakalar diyoruz. Hafif bir zatürresi olan şüpheli birine de ilk ilaç tedavisini yapıyoruz.”
Somekh: Çocukların Haber Tüketimini Azaltmak Gerekiyor
IAPA Eski Başkanı, Ulusal Enfeksiyon Bağışıklık ve Aşılama Kurulu Üyesi Dr. Eli Somekh, İsrail’de 50 binden fazla vakanın olduğunu hatırlatarak vakalardaki yükselişin Mart’ın sonuna doğru yaşandığını dile getirdi. Vakaların düşüşe geçtiğini aktaran Dr. Somekh, “Yoğun bakım ünitelerimiz genişletildi. Birçok hastanede yoğun bakım ünitelerinin yarısı kullanıldı. Bu süreçte çocuklar arasında 11 yaşında bir kız çocuğu ciddi bir duruma sahip. Bir hafta kadardır hasta sayısının düşüşe geçtiğini görüyoruz. Çocukların okula gitmesi konuşuluyor. 320 bin test yapıldı. Diğer ülkelere göre 15. sıradayız. Avrupa ülkelerine göre daha yüksek bir test oranımız var. Test sayısı her gün artıyor. Pediatrik hastaların çoğunda tedaviye fazla gerek olmadığını görüyoruz, takibini yapıyoruz. Çocuğunuza iyi bakmak istiyorsanız önce kendinize iyi bakacaksınız. Çocukların haber tüketimini azaltmak gerekiyor. Sürekli haber tüketen çocuk yorulacak ve strese maruz kalacaktır. Ayrıca çocukların egzersiz yapması önemli ve sağlıklı beslenmesi gerekiyor. Sağlıklı bir uyku çok önemli. Çocukların önemli kişilerle temasını sanal olarak da olsa devam ettirmesi önemli. Çocukla sürekli konuşun” diye konuştu.
“Aile Sağlığı Merkezlerine Gitme Oranları Düştü”
Somekh İsrail’de aşı oranlarının düştüğünü de ifade ederek, “En kalabalık şehirlerimizden bir tanesi Tel Aviv’de çocukların sağlık hizmetlerine yeterli kadar ulaşamadığını görüyoruz. Ebeveynler çocuklarını kliniğe göndermekten çekiniyor. Normal hastalıklar koronadan daha tehlikeli olabilir, ebeveynlerin çocuklarını kliniğe getirmesi gerekiyor. 2019’dan 2020’ye çocukların aşılarında düşüş olduğunu görüyoruz. Çocuk doğduktan sonrada özellikle aile sağlığı merkezlerine gitme oranlarında yüzde 15 aşı oranında yüzde 21 düşüş gözlemleniyor. Bu aşıları yaptırmak ciddi hastalıklardan korunuyor” şeklinde konuştu.
ECPCP Başkanı Dr. Angel Sanz: Hayatını Kaybeden Sağlık Çalışanlarının Yüksek Koruyucu Ekipmanları Yoktu
ECPCP Başkanı Dr. Angel Carrasco-Sanz, İspanya’da günlük 300 civarında ölüm gerçekleştiğini bildirerek ölümlerin yavaşlatılmaya başlandığını söyledi. Sanz, çocukların bu süreçte sağlık hizmetlerinden geri bırakılmasının farklı sonuçlara yol açabileceğini vurguladı. Sanz şunları paylaştı: “Madrid’de Mart’ın sonu ve Nisan’ın ilk haftasında hastanelerin çöküşünü gördük. Acilen bir hastane inşa edildi. Pediatri koğuşları bizde genelde kapatıldı ve Covid-19 vakaları burada yatmaya başladı. Günlük olarak pediatri uzmanları telefon üzerinden ebeveynlerle görüşmeye çalıştı. İspanya’da 40 bin sağlık çalışanı enfekte oldu. 5 vakadan biri sağlık çalışanıydı. Bu sağlık çalışanlarından hayatını kaybedenler acil hekimleriydi ve yüksek kalitede koruyucu ekipmanları yoktu ve ne yazık ki hasta düştüler. Bu süreçte ebeveynler korkup hastaneye gelmeseler bile aşıların yapılmasının önemli olduğunu unutmamaları gerekiyor. Kızamık aşısının yapılmaması demek kızamık salgını olması demek. Check-up yapılmadığı zaman gelişimsel problemlerin olacağını da unutmamak lazım. Vakaların yüzde 1-5 arası çocuk. Çocuklar toplumdan ve aileden kapıyorlar hastalığı. Pandeminin bir yan hasarının da olacağını unutmamak lazım. Sadece klinik olarak çocukları ya da yetişkinleri etkilemeyecek. Özellikle hassas çocuklar ve aileler yani toplumun daha yoksul kesimleri daha da fakirleşebilir. Bunların e-erişime de erişimleri zayıf. Ayrıca çocuklara yönelik ve aile içi şiddetlerinde artacağı BM tarafından açıklandı.”
Dr. Werner: Yoksul Kesimlerde İstismar Daha Yüksek
Fransız Pediatri Derneği’nden Dr. Andreas Werner, Fransa’da Covid-19’un yayılmasıyla bir telefon danışma hattı kurulduğunu kaydetti. Fiziksel istismar ve şiddetin olduğuna dair beyanların arttığını lakin ispatı olmadığını belirten Werner şunları söyledi: “Sosyal olarak bakıldığı zaman daha yoksul kesimlerde bu istismarların daha yüksek olduğunu görüyoruz. Hiperaktif çocukları eve kapatmak daha büyük bir zorluk. Fransa’da öğretmenlerin uzaktan yardımcı olmaları sürece büyük katkı sundu. Farklı yöntemlerle çocukların dikkatini korumak için materyaller verdiler. Ebeveynler için web sitemiz var onlar için burada makale ve çalışmalar yayımlıyoruz. Çocuklarla nasıl konuşulmasıyla ilgili doğru dili anlatıyoruz.”
ABD’de Akciğer Korucu Yöntemleri Uygulandı
ABD Brown Üniversitesi Alpert Tıp Fakültesi Afet Tıbbi ve Acil Durumlara Hazırlık Bölüm Direktörü Dr. Selim Suner ise ABD’deki süreci değerlendirdi. Acilde çalıştığını ve entübe hastalarla da ilgilendiğini ifade eden Suner, “Tedavilerde akciğeri koruyucu yöntemlerini uyguladık. Ventülasyon yöntemlerini kullandık. Mekanik hastalardaki en son çalışmaya baktığımız zaman New York’ta yatan 3 bin hastanın yüzde 88’inin öldüğü görülüyor” dedi.
Moderatör Türk Pediatri Kurumu Başkanı Dr. Mehmet Vural’ın kapanış konuşması ve değerlendirmesinin ardından panel sona erdi.
Bizi Takip Edin