Pandemide Kurulan Yeni Sivil İnisiyatifler: Yurttaş Dayanışma Ağı
Koronavirüsle mücadele için yoğun mesai harcayan sivil toplum aktörlerinin yanında, son birkaç ayda kurulan yeni sivil inisiyatifler de dayanışma ve işbirliğine büyük katkı sağlıyor. Pandemi sürecinde kurulan Yurttaş Dayanışma Ağı, söz konusu inisiyatiflerden en yenisi…
Ağ üyeleri, çeşitli meslek gruplarından savunuculuk yapan yurrtaşlar ; salgının ortaya çıkardığı eşitsizliklerden duydukları rahatsızlık, dayanışma motivasyonları ve deneyimleri, onları biraraya getirmiş. Amaçları sadece ihtiyaçları listelemek ya da haritalamak değil; ortaya çıkan tabloyu yorumlayarak buradan söz üretmek; bu yolla karar alıcılara ve dayanışmaya katkı sunmak isteyenlere ihmal edilen alanları göstermek. Yeni bir toplumsal ilişkilenme ve dayanışma biçimine ihtiyacımız olduğumuz savunan Yurttaş Dayanışma Ağı, her türlü katkıya, desteğe ve işbirliğine açık…
Henüz çok yenisiniz; 21 Nisan itibarıyla web siteniz açıldı: Yurttaş Dayanışma Ağı hangi ihtiyaçtan ortaya çıktı? İhtiyaç Haritası gibi benzer yapılardan farkınız ne?
Pandeminin sağlık üzerindeki etkileri ile alınan önlemlerin yarattığı ekonomik ve toplumsal tahribat çok büyük. Zorunlu olmayan iş kollarında çalışmaya devam edenler, işverenlerin çalışanlarını işten çıkardığı ya da ücretsiz izne ayırdığı, yoksul insanların geçimliklerini kaybettikleri için açlık sınırına düştükleri, kırılgan grupların artan ihtiyaçlarına rağmen seslerini duyuramadıkları ve en kötüsü sağlık çalışanlarının yeterli ekipmanları olmadığı için hayatlarını kaybettikleri bir süreç yaşıyoruz.
Tüm bu zor koşullar karşısında her kimin birine destek verebilecek olanağı, becerisi, kapasitesi varsa, sürece eklemlenmesi gerektiğine inanarak yola çıktık. Artan talepler ve ihtiyaçlar için dayanışma içinde olmayı yurttaş hukukundan saydık. Dayanışma bu süreçte zor durumda kalan için de, bu halden rahatsızlık duyan için de yaşamsal… Bu noktada yapabileceğimizi düşündüğümüz ilk şey ise; ihtiyaçları görünür kılmaya ve ülke çapında her biri birbirinden kıymetli destekleri ve dayanışmaları tek bir yerde toplayarak erişilebilirliklerini artırmaya çalışmak oldu.
Ama bunu yalnızca listelemek veya haritalamak üzerinden değil; ortaya çıkan tabloyu yorumlayarak ve buradan söz üreterek, hem politika geliştiriciler hem de dayanışacaklar için eksik alanları göstermek hedefiyle kurguladık. Çünkü yalnızca yardım kültürü temelinde alınan pozisyonlar, insan hakları kapsamındaki asli ihtiyaçları çözmekte bir refleks olmakla birlikte yeterli değil ne yazık ki. Bu sebeple sürekliliği belirsiz adımlar atmak yerine, sürdürülebilirliği olacak kapsamlı bir örüntüyü kurmaya ve buraya dikkat çekmeye ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.
Siz kimsiniz? Kimlerden oluşuyorsunuz? Finansal olarak kendinizi nasıl var kılabiliyorsunuz?
Pandemi başladığından beri alınan önlemlerin sosyo-ekonomik olarak etkilediği ve varlıkları görmezden gelinen gruplar için bir şeyler yapılması gerektiğini savunan insanlardan oluşuyoruz. İnsan hakları, çocuk hakları, kadın hakları, mülteci hakları, kent hakkı gibi farklı alanlarda savunuculuk yapan, çeşitli meslek gruplarından insanlarız. Gücümüzü de zaten bu farklı alanlarda biriktirdiğimiz deneyimlerimizden alıyoruz. Bu sebeple tek kaynağımız; ortaya çıkan eşitsiz halden doğan rahatsızlığımız, dayanışma motivasyonumuz ve kişisel deneyimlerimiz ile becerilerimiz. Bunun için de kurguladığımız içerik ve yöntem çerçevesinde herhangi bir finansal desteğe ihtiyaç duymuyoruz; hepimiz gönüllü emek ediyoruz.
Kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz?
Görünür olmayan kişileri, grupları ve ihtiyaçlarını görünür kılmak ve dayanışma kültürünün yaygınlaşmasına katkı sağlamak isteyen sivil bir inisiyatifiz.
“Yeni Bir Toplumsal İlişkilenme ve Dayanışma Biçimine İhtiyacımız Var”
“İhtiyacı gör, yurttaşı gözet, dayanışmayı büyüt” sloganıyla yurttaşları neye teşvik etmeye çalışıyorsunuz? Ne yapmalarını istiyorsunuz?
Çoğu ekonomik temelli çeşitli destek paketleri açıklandı, ancak bu destekler pandemiden etkilenen tüm kişi ve grupları kapsamaktan hala uzak. Seyyar satıcılar, gündelikçiler, yevmiye usulü çalışanlar, güvencesiz çalışanlar, geri dönüşüm işçileri, Romanlar, mülteciler veya evsizler gibi gruplar zaten yoksulluk sınırında yaşayan insanlar. Bu kesimlerin hem ekonomik hem de sosyal politikalar tarafından da içerilmesi gerekiyor. Kapsayıcı olmayan bu toplumsal yapıyı eleştiriyoruz. Yeni bir toplumsal ilişkilenme ve dayanışma biçimine ihtiyacımız var. Kasteeiğimiz, yurttaşların birbirini, hakkını ve hukukunu gözettiği, kimsenin geride bırakılmadığı, ihtiyacı olanla dayanışmanın kurulduğu toplumsal bir düzen ve ilişkilenme biçimi. İnsanları çağırdığımız yer tam olarak burası.
İlk yayınladığınız haritada, ”25 ilde dayanışma ve destek mekanizması yok; Kırılgan gruplar: Romanlar, mülteciler, evsizler, pandemi sebebiyle yoksullaşanlar desteklere erişemiyor. Kadına yönelik şiddete karşı STÖ’ler görev alıyor” diyorsunuz. Bu verilere nasıl ve ne kadar sürede ulaştınız?
Yurttaş Dayanışma Ağı Haritası için verileri, ilgili bakanlıkların ve sivil toplum örgütlerinin internet sitelerinin incelenmesi; açıklanan genelgelerin ve basın toplantılarının takip edilmesi; İŞKUR ve SYDV destekleri konusunda uzmanlarla fikir alışverişi; basın ve sosyal medya taramaları gibi farklı yollarla ve yöntemlerle elde ettik. Yaklaşık 1 aydır bu amaçla süreci takip ediyoruz; verilerin derlenmesine ise devam ediyoruz.
Verilerinizi nasıl güncel kılacaksınız? İnsan kaynağınız ve maddi kaynaklarınız bunu sürdürmenizi nasıl mümkün kılıyor?
Verilerin güncel tutulması için ayrıca bir form hazırladık. Çevrimiçi bir doküman olan bu Destek ve Dayanışma Bilgi Formu üzerinden kişiler sistemde olmayan desteklerin veya dayanışmaların bilgilerini bizimle paylaşabilir ya da hatalı/eksik gördükleri bilgilerin düzeltilmesi için uyarıda bulunabilirler. Bu sayede günden güne gelişeceğini ümit ettiğimiz Yurttaş Dayanışma Ağı Haritası bünyesinde farklı ölçeklerde ve temalarda haritalar üretmemiz de mümkün olacak. Bu çalışmamızı sürdürülebilir kılacak olan temel kaynak ise, daha önce de ifade etmeye çalıştığımız gibi, dayanışma kültüründen ve birbirimizden aldığımız güç… Oluşturduğumuz içerik için finansal bir desteğe ihtiyaç duymuyoruz.
“Her Tür Dayanışmayı, Paydaşımız Olarak Görüyoruz”
Sivil toplum aktörleri, kamu kurumları, yerel yönetimler ile işbirliği yapıyor musunuz? Yerel dayanışma ağlarıyla birlikte çalışıyor musunuz?
Evet, yerel yönetim bileşenleri ve sivil inisiyatiflerle işbirliği içinde çalışmayı hedefliyoruz, ama henüz somut bir ortaklığımız var diyemeyiz. Her tür dayanışmayı paydaşımız olarak görüyoruz. Ürettiğimiz materyalleri de benzer tasaları olan herkesin kullanabilmesine uygun olacak şekilde paylaşmaya çalışıyoruz. İhtiyaç duyulan yerellerde dayanışmaların harekete geçmesini sağlamak isteriz. Bunu da dayanışmayı büyüterek yapabileceğimizi düşünüyoruz. Herkes bir kenarından tutabilirse ancak bu süreci aşabiliriz. Bu sebeple, yurttaşların olduğu kadar dayanışmaların da birbirlerini gözetmesini ve desteklemesini önemsiyoruz.
Sadece Korona günlerinde mi faaliyette olacaksınız? Sürdürülebilir bir yapı kurma amacınız var mı?
Şu an odağımızda pandemi bulunuyor. Ancak yurttaş dayanışmasına yalnızca bu günlerde değil, her an ve her yerde ihtiyacımız olduğunu düşünüyoruz. Çünkü sosyo-ekonomik koşullar ve geliştirilen politikaların niteliği, andığımız görünür olmayan kesimler için pandemiden önce de dikkat çekilmesi gereken bir alandı; pandemi önlemleri bu koşulları ağırlaştırdığı gibi, yapısal çözümlerin üretilmesi gerekliliğini de gündemleştirdi. Pandemi sonrasındaki gelişmelerle içeriğimizi güncelleyerek yurttaş dayanışmasını devam ettirmeyi diliyoruz.
Yurttaşlar ve kurumlar size nasıl ulaşabilir ve katkı sağlayabilirler?
Kişiler, oluşturduğumuz Destek ve Dayanışma Bilgi Formu üzerinden Yurttaş Dayanışma Ağı Haritası’nda yer almayan destekler ve dayanışmalar hakkında bilgi ekleyerek veya hatalı buldukları bilgileri güncelleyerek çalışmamıza katkı koyabilirler. Ama daha da önemlisi harita, destek mekanizmasının ya da dayanışma pratiğinin henüz geliştirilmediği alanları ortaya koyduğu için bu boş alanlarda yeni ilişkilerin, yeni yapılanmaların, yeni dayanışma biçimlerinin örgütlenmesi sanıyoruz ki en önemli katkı olacaktır.
Kişiler, gruplar veya kurumlar, aşağıda yer alan e-posta, internet sitesi veya sosyal medya hesaplarımız üzerinden bize ulaşabilirler. Her türlü katkıya, desteğe ve işbirliğine açığız.
Yurttaş Güncesi: Yurttaşların Öneri ve Görüşlerine Açık Mecra
Eklemek istediğiniz bir husus var mı?
Yurttaş Dayanışma Ağı olarak, yalnızca haritalama çalışmamızla değil, bu haritayı ve içeriğini yorumlayarak ortaya koyduğumuz tespit ve taleplerle de bir farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Bunun için Yurttaş Güncesi adını verdiğimiz bir mecramız var sitemizde. Burada hem dayanışma ağımızdan, hem Türkiye’den, hem de Dünyadan haberler derleyeceğiz; yurttaş taleplerini ve yurt içinden / yurt dışından iyi örnekleri görünür kılmaya çalışacağız. Ayrıca bu alanlarda çalışan kişilerle ve uzmanlarla tematik röportajlar yapma niyetimiz var. Dolayısıyla bu mecrada herkes faydalı olacağını düşündüğü her konuda öneri ve içerik katkısı geliştirebilir. Böylesi geri dönüşler bizi çok mutlu eder.
Vermek istediğiniz bir mesaj var mı?
Mesajımız, vurguladığımız gibi, “ihtiyacı gör, yurttaşı gözet, dayanışmayı büyüt”.
Bizi Takip Edin