Salgın Medya Tüketim Alışkanlıklarını da Etkiliyor
Dünya genelinde 2,6 milyar insanın izolasyon ve karantina altında olduğu Koronavirüs salgınında; medya takibi de küresel olarak artış gösterdi. Global Web Index, ABD ve İngiltere’de Covid-19 virüsünün ortaya çıkmasıyla insanların medya alışkanlıklarının nasıl değiştiğiyle ilgili bir araştırma yaptı.
Neredeyse dünya nüfusunun 1/3’ü (2,6 milyar insan) bir çeşit kilitlenme veya karantina altında yaşıyor. Vrije Universiteit’ten Dr. Elke Van Hoof’a göre bu, şimdiye kadar yapılmış en büyük psikolojik deney niteliğinde. Covid-19 salgını devam etmeye başladıkça giderek daha fazla topluluk, endüstri ve işletme salgının etkilerini derinden hissediyor. Dolayısıyla virüsle ilgili bilgi sahibi olmak giderek daha önemli hale gelmeye başlıyor. Bu noktada “medya” ise merkezde bulunuyor.
Global Web Index, ABD ve İngiltere’de Covid-19 virüsünün ortaya çıkması sonrasında insanların medya tüketim alışkanlıklarını araştırdı. Araştırmada Z kuşağı (16-23 Yaş), Milenyum kuşağı (24-37 Yaş), X kuşağı (38-56 Yaş) ve “Baby Boomer” kuşağı (57-64 yaş) olmak üzere dört farklı kategoride yaş grubu incelendi. Araştırmaya ABD’den 2.218, İngiltere’den ise 1.726 olmak üzere toplam 3.944 kişi katılım gösterdi.
İnsanların %68’i Koronovirüs Güncellemelerini Takip Ediyor
Araştırmada en çok öne çıkan bulguya göre insanların %68’i medyadaki Covid-19 haberlerine ilişkin güncellemeleri yakından takip ediyor ve bunun önde gelen internet aktivitesi haline geldiğini vurguluyor. Fakat sadece 16-23 yaş arasındaki Z kuşağının %71’i güncel koronavirüs haberlerini araştırmaktan ziyade müzik dinleme etkinliğinin daha yüksek olduğunun altını çiziyor.
Covid-19 sürecinde salgın ile ilgili haberlerin yanı sıra insanların %58’i müzik dinlediğini, %49’u film ya da şov programı izlediğini ve %42’si komik videolara baktığını ifade etmekte. Beklenildiği üzere internette tatil mekânlarını aramak çoğu tüketici için önde gelen aktivitelerden biri değilken; göstergelere göre 24-37 yaş arasındaki Milenyum kuşağının 1/5’inin Covid-19 döneminde internette tatil yörelerini araştırıyor. Global Web Index, söz konusu durumu Milenyum kuşağının seyahat planlamaya daha açık olduğu ve salgın sonrası için planlar hazırladığı şekline yorumlamakta.
Salgın, Sosyal Medyanın “Sosyal” Boyutunu Geri Getirdi!
ABD’nin % 49’u ve İngiltere’deki tüketicilerin %39’u salgının bir sonucu olarak sosyal medyada daha fazla haber okumakta. Bununla birlikte 57-64 yaş arasındaki “Baby Boomers” kuşağının %30’u sosyal medyayı haber okumaktan ziyade arkadaşlarıyla iletişimde kalmak için kullanırken 24-37 yaş arasındaki Milenyum kuşağı sosyal medyayı haber okumak için kullandığını ifade ediyor. Araştırmaya göre erkekler (%28), kadınlardan (%8) 3 kat daha fazla oranda sosyal medyada gazetecileri takip ediyor.
Covid-19 sürecinde erkekler (%28), kadınlardan (%8) 3 kat daha fazla oranda sosyal medyada gazetecileri takip etmeye başladı.
Medya tüketimi salgından bu yana artış gösterdi. Bu artışta ise özellikle video tüketimi ön plana çıkmakta. ABD’de tüketicilerinin % 87’si ve İngiltere tüketicilerinin % 80’i Covid-19 sürecinde daha fazla medya içeriği tükettiklerini ifade ederken; medya kanallarının başında televizyonlar, online videolar, online TV kanalları gelmekte.
Bununla birlikte araştırmaya göre tahmin edilebileceği üzere genç nesiller yaşlı nesillere göre daha fazla medya tüketmekte. 16-24 yaş arasındaki Z kuşağının yarısından fazlası bu süreçte Youtube ve Tiktok gibi kanallar aracılığıyla salgın sürecinde daha fazla medya tükettiklerini ifade etmekte.
Televizyon izleme oranları 57-64 yaş aralığında %42 iken, 16-24 yaş aralığına sahip Z kuşağında söz konusu oran %24’e kadar düşüyor. Bu bağlamda genç kuşağın daha az televizyon izlediğini ifade etmek mümkün. Online TV kanallarını takip konusunda ise %41 oranda 24-37 yaş aralığındaki Milenyum kuşağı önde gelmekte. Nitekim Milenyum kuşağında online canlı yayın akışları (%30) ve podcastler (%20) diğer nesillere göre daha revaçta.
Genç kuşak daha az televizyon izlerken, yetişkinler online TV kanallarına eğilim göstemeye başlamış durumda.
Uygulamalar (apps) insanları birbirine bağlamanın anahtarı!Ayrıca araştırmaya göre erkekler ve daha yüksek gelir grubundaki kişilerin, kadınlara ve daha düşük gelir grubundaki kişilere kıyasla daha fazla medya içeriği tükettiklerini ifade etmek mümkün.
Global Web Index’e göre uygulamalar (apps) halihazırda insanları birbirine bağlamanın anahtarları konumunda ancak uygulamaların pazarları arasında önemli farklılıklar bulunuyor. Örneğin ABD’de facebook arkadaşlar ve ailelerin birbiri ile arasında bağlantı kurmaları için hala en önemli araç konumunda. Katılımcıların %69’u facebook’u, %66’sı ise facebook messenger’ı kullandıklarını ifade ediyor. İngiltere’de ise WhatsApp diğer uygulamalara nazaran önde görünüyor. Araştırmaya göre İngiltere’de WhatsApp kullanımı %77 oranda özellikle Milenyum nesli için popüler uygulama olarak yerini alıyor.
ABD arkadaş ve aile bağlarında facebook’u tercih ederken; İngiltere’de WhatsApp revaçta.
Tüm nesiller arasında facebook virüs ile ilgili en çok bilgi alınan platform niteliğinde fakat özellikle 16-24 yaş aralığındaki Z kuşağı için haber alma kaynakları konusunda facebook’un (%41) ardından Youtube ( %40) ve Instagram (%40) gelmekte.
Her iki ülkedeki tüketicilerin çoğunluğu haberlerde bildirilen enfeksiyon oranlarının “yeterince doğru” olduğunu ifade etmekte.
Araştırmaya göre insanlar haberlere ücretsiz kaynaklardan erişim sağlamak istiyorlar. Sadece bazı erkekler ve yüksek gelir grubuna dâhil olanlar arasında güvenilir habere erişmek için ödeme yapabileceğini ifade edenler bulunuyor. Bu noktada özellikle İngiltere’de ücretli haber kaynakları konusunda insanların son derece gönülsüz olduklarını ifade etmek mümkün.
Her Kuşağın Medya Tüketimi Farklı
Araştırmasında katılımcıları dört farklı yaş grubuna ayıran Global Web Index her grup için medya tüketiminde farklı verileri gözler önüne seriyor. Örneğin 16-23 yaş arasındaki Z kuşağında online video tüketimi %51 oranda birinciyken; 57-64 yaş aralığında %42 ile medya aracı olarak televizyon önde geliyor.
Genç nesil online videoların yanında kısmen (%24) televizyon izlemekteyken, daha çok video oyunları (%31) oynuyor. Ayrıca genç kuşakta online TV izleme faaliyeti (%38), konvansiyonel olarak TV izlemeye göre daha revaçta. Bununla birlikte Z kuşağının yarısından fazlası salgın öncesinde olduğundan daha fazla online içerik tüketmekte.
Araştırmaya göre yetişkinlerin, yani 24-37 yaş aralığındaki Milenyum kuşağının online video, online TV ve kısmen televizyon gibi çeşitli medya türlerinde daha fazla içerik tüketmeye başladığını vurguluyor. Bu kategoriler arasında yetişkinler %44 oranla en çok online video ve %41 oranla online TV izliyor. Bu arada Milenyum kuşağının diğer kuşaklara göre %20 ile en fazla podcast dinleyen kuşak olduğunun altını yeniden çizmek gerekiyor.
38-56 yaş aralığındaki X kuşağı ise diğer kuşaklara göre televizyon izlemeye daha yatkın görünüyor. X kuşağının %45’i salgın döneminde televizyona odaklanmış durumdayken aynı zamanda %35’i de online video izlemekte.
Araştırmada “Baby Boomer” kuşağı olarak adlandırılan ve 57-64 yaş aralığındaki katılımcıların ise salgın sonucunda televizyon izleme oranı radikal bir şekilde artış göstermiş durumda. Bunun yanında yüksek yaş aralığındaki nesil neredeyse hiç podcast (%4) dinlemiyor ve yazılı medyayı takibi (%7) de giderek azalmış gözükmekte.
Araştırmanın geneline bakıldığında yaklaşık 4 bin katılımcı arasında karantina sürecinde medyada Covid-19 virüsüne ilişkin haberleri okuma ve izleme aktivitesi ilk sırada yer alırken, 16-23 yaş aralığındaki Z kuşağının etkisiyle müzik dinleme ise ikinci sırada yer almakta. Film veya şov programları ise neredeyse her kuşak tarafından ilgiyle izlenmekte. Bunun yanında 16-23 yaş aralığındaki Z kuşağı, 24-37 yaş aralığındaki Milenyum kuşağıyla “mem”lere ilgi gösteren kuşak konumlarını paylaşmakta.
_____________
* Araştırma metnine sadık kalmak için “media consumption” ifadesi “medya tüketimi” olarak çevrilmiştir.
** Araştırma görselleri visualcapitalist.com tarafından tasarlanmış, metnin yazarı tarafından Türkçe’ye çevrilmiştir.
*** Global Web Index, “Coronavirus Research: Series 4, Media Consumption and Support”, April 2020, 1-28.
Bizi Takip Edin