Evde Eğitim Sisteminin Türkiye’deki İlk ve Tek Temsilcisi: Ev Okulu Derneği

Koronavirüs salgınıyla beraber okulların tatil edilmesiyle ‘’Türkiye’nin Yüzü Gülsün Diye 100 Saatlik Online Eğitim’’ projesini ivedilikle uygulamaya başladıklarını söyleyen Dernek Başkanı Uz. Psikolog Mehmet Hilmi Eren ve Genel Müdür Buse Fidan ile Ev Okulu Derneği'ni ve bu süreçte evde yapılabilecek ebeveyn-çocuk etkinliklerini konuştuk. 2017’de kurulan Ev Okulu Derneği birçok ülkede kullanılan “homeschooling” sisteminin Türkiye’deki ilk ve tek temsilcisi olarak faaliyetlerini sürdürüyor.  

Ev okulu derneği nasıl bir motivasyonla kuruldu. Kuruluş hikayesini sizden dinlemek isteriz? 

Ev Okulu Derneği Amerika’nın başını çektiği gelişmiş ülkelerde yaygın şekilde uygulanan homeschooling sisteminin Türkiye’deki ilk ve tek temsilcisidir. Bu sistemin Türkiye de de alternatifler arasına girmesini amaçladığımız için 2017 senesinde Ev Okulu Derneği Uzman Psikolojik Danışman Mehmet Hilmi Eren tarafından kuruldu. Şu an için Ev Okulu Derneği eğitime yön veren birçok alanında uzman hoca ile çalışan bir sivil toplum kuruluşu. Birçok ses getiren organizasyon ve çalışma düzenledik. 

Her Ev Bir Okuldur, Ev Eğitimin Merkezidir, Eğitim Evde Başlar sloganıyla bugüne kadar pek çok etkinlik gerçekleştirdik.

Derneğimizin tüm çalışmalarını websitemizden ve @evokuluderneği sosyal medya hesaplarından aileler de takip edebilirler. Çünkü önümüzdeki günlere yönelik yoğun şekilde online hizmetlerimiz devreye sokmuş bulunuyoruz.

Ev Okulu Derneği’nin eğitim süreçlerini okul dışında ve aile ortamında desteklemek amacıyla yaptığı çalışmalar şu şekilde:

• Ailelerin çocuklarıyla birlikte vakit geçirecekleri okul dışı faaliyetlerin etkinleştirilmesi ve geliştirilmesi için araştırmalar yapılması,
• Ebeveynlerin girişimcilik ruhunu destekleyen, stratejik düşünme, problem çözme, sıra dışı düşünme becerileri kazandıran, hayal güçlerini geliştiren kurs, seminer, konferans gibi eğitim çalışmaları düzenlemek ve kamu kuruluşları iş birliği ile kursların açılmasını sağlamak,
• Ebeveynlerin bilgiye ulaşımı kolaylaştıracak gazete, dergi, kitap, bülten gibi yayınlar çıkartmak,
• Bilginin hızla yayıldığı çağımızda ebeveynlerin evde eğitim sürecine devam etmeleri için gerekli bilgileri edinecekleri bilgisayar ve internet teknolojileri hakkında destek vermek,
• Sosyal medya, tablet ve cep telefonlarının eğitim amaçlı kullanılmasına yönelik çalışmalar yapmak,
• Veliler arasında iletişim ağı kurmak için sosyal etkinlikler organize etmek,
• Eğitim süreçlerinin okul dışında devam etmesine katkı sağlayacak ebeveyn dışındaki gönüllü üniversite öğrencileri ile ebeveynlerin buluşmasına aracılık etmek.

İçerikleri nasıl, neye göre belirliyorsunuz? 

İçerikler bizde beceri gelişimi üzerine şekilleniyor. Aslında aileler çocuklarının gelişiminde akademik kısmı destekliyor bir şekilde özel dersler aldırıyorlar fakat beceri gelişimi aslında hep eksik kalıyor. Biz kurduğumuz ev rehberliği sistemi ile evler de psikoloji ve psikolojik danışmanlık ve rehberlik öğrencileri ve mezunları ile bu becerileri destekliyoruz. Etkinlik çalışmaları yapıyoruz. Ailelerin ortak katıldığı atölye çalışmaları düzenliyoruz. Aile gelişimini desteklemek amaçlı “Online Danışmanlık – Online Ev Rehberliği – Online Eğitimler” gibi çalışmalar düzenliyoruz.

Kurulduğundan beri nasıl faydaları oldu dönüş aldınız mı? Olumlu ya da olumsuz geri dönüşleri bilmek isterim. Neleri değiştirip dönüştürdünüz biraz bunun üzerine konuşalım. 

Kuruluşumuzdan beri çok hızlı bir yükseliş elde ettik. Birçok aileye dokunduğumuzu ve gerçekten minnettarlık seviyesinde geri dönüşler aldığımızı ekip olarak gözlemledik. Bugüne kadar 1750 çocuğu ücretsiz şekilde gelişim ve yetenek testlerinden geçirdik. Gerçekleştirdiğimiz eğitim zirvelerine yaklaşık 6 bin aile katıldı.

“300’ü Aşkın Aile Ev Rehberliği Sisteminden Hizmet Aldı”

Korona virüsünden sonra birçok ebeveyn çocuğuyla evde daha fazla vakit geçirmeye başladı ya da zorunda kaldı bu anlamda ev okulu bir şekilde ihtiyaca cevap olur mu?  Siz neler tavsiye ediyorsunuz çocuklara, ebeveynlere?

Türkiye ve dünya gerçekten zor günler geçiriyor. Aslında tam da bu süreç var olan bu ihtiyacın artık dillendirilmesine neden oldu. Biz ‘’Türkiye’nin Yüzü Gülsün Diye 100 Saatlik Online Eğitim’’ Programını bu süreç başladığı andan itibaren devreye soktuk. 

Bu çalışmada 41 alanında uzman hocamız ve ev rehberlerimiz ile Ev Okulu Derneği’nin sosyal medya hesaplarından her gün canlı yayınlar yapıyoruz. Ebeveyn ve çocuklarımızın evde zorunlu kalışlarına destek olmayı amaçlıyoruz.

Bu kapsamda ailelerimizi evde eğitim adına neler yapabilecekleri, ev rehberliği, evde etkinlik ve birbirinden değerli uzmanlarla aile ve çocukları buluşturacak 100 saatlik online eğitimle desteklemiş olduk. Esasında bizler evi eğitimin merkezi olarak görüyoruz. Dünyada, özellikle gelişmiş ülkelerde ev okulu sistemlerinin yaygın olduğu bilinmektedir. Bu sürecin ülkemizde ev okulu sisteminin de tartışmaya açılacağı bir dönem olarak görüyoruz. 

Öğrencilerimizin bu süreçte aktif çalışma süreçlerini öğrenmelerini önemli buluyoruz. Gün içindeki vakitlerini dilimlere bölmeleri önemli. Sohbet, etkinlik, konu çalışma, soru çözme, kitap okuma, günlük yazma, tabletlerin geliştirici şekilde kullanılması, yabancı dil çalışmaları, zeka oyunları, oyunlar gün içinde yer alması gereken aktivitelerden. Ailelerin tekrar okul dönemimin başlayacağı döneme hazırlık kapsamında uyku düzenlerinde agresif değişiklikler yapmamasını öneriyoruz. Erken kalkmak, öğle uykusu ve akşam okul zamanındaki gibi uykuya geçiş dikkat edilmesi gereken yaklaşımlardan. Bu sürecin aileler ve ülkemiz için en hayırlı şekilde neticelenmesini diliyor Ev Okulu Derneği olarak bu süreçte aileler destek olabilmek adına elimizden geleni yapacağımızı ifade ediyoruz. 

Siz ev okulunu uzun süre önce kurdunuz. Eve kapanma mevzu henüz gündemde ve hakikaten bir boşluk olduğu fark edildi. Bu süreçte neler yapılmalı? Evi nasıl bir okula dönüştürebiliriz?  Evi en etkili nasıl kullanabiliriz? 

Aileler derneğimizin faaliyetlerini de takip etmeleri durumunda evlerde birlikte yapabilecekleri binlerce farklı etkinliğin olduğunu fark edecekler. Özellikle bu süreçte akademik çalışmalar belli bir süreden sonra sıkıcı hale gelebilecektir. Bu nokta da ebeveynlere çocuklarını yetenek, beceri gelişimi ve özellikle dikkat, zeka gelişimi konusunda aktivitelere yöneltmek istiyoruz. Zeka ve akıl oyunları oynayabilir, birlikte kitap okuma etkinlikleri gerçekleştirebilirler. Atık malzemelerden işe yarar yeni nesneler üretme, malzemelerin asli amaçlarının dışında kullanımı konusunda oyunlar geliştirebilirler. Ev Okulu Derneği’nin youtube sayfasında hali hazırda yüklenmiş pek çok uzman videosunda faydalanabilirler. Ailecek özellikle TED videoları izleyebilir, başarı hikayelerini tema almış filmleri izleyebilirler.

Daha önceki faaliyetlerinizde babalık okulu da yapmışsınız. Bu anlamda toplumsal cinsiyet eşitliğine önem veren bir dernek olarak babalık eğitimi de düzenlediniz bu toplumsal cinsiyet eşitliğine nasıl katkıda bulunuyorsunuz? 

Okullarda ve farklı ortamlarda gerçekleştirilen seminerlerde annelerin daha yoğunlukla katıldığını babaların düşük oranda katılım gerçekleştirdiğini gözlemledik. Bu konuda Mehmet Hilmi Eren bireysel olarak il müftülüğü ile iletişime geçerek camilerde cuma vakti babaların olduğu saatlerde “aile ve babalık eğitimleri” gerçekleştirdi. Proje kapsamında 500 bini aşkın babaya ulaşıldı. Bu projeden en memnun olanlar yine anneler oldu. Pek çok kadın eşini ilan edilen programa göre eğitime katılması için gönderdi. Babaların pek çoğu eşimin isteği üzerine buraya geldim demesi projenin sadece babalara değil aile gelişimine de katkı sunduğunun en güzel işareti oldu aslında.