Asgari Ücret Görüşmeleri: İşçiler Ne İstiyor?
Asgari ücretin önümüzdeki hafta belirlenmesi bekleniyor, sendikalar ve işverenler görüşmelerini yaparken bir yandan da işçilerin talepleri yükseliyor: “İnsanca yaşanacak bir ücret istiyoruz!”. İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu'ndan Sinan Ceviz ve Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği’nden Adile Doğan ile görüştük.
Asgari ücretin tespit edilmesi için görüşmeler 2 Aralık’ta başladı. Çok yakın bir zamanda belirlenecek olan asgari ücrete dair işçilerden, sendikalara, sendikalardan işverenlere kadar herkes bir şey söyledi. Şimdi milyonlarca işçinin ve işçi ailesinin gözü komisyon kararında. Yılın en büyük toplu sözleşmesi olacak olan asgari ücret aynı zamanda işsizlik ödeneklerinden, emekli aylıklarına kadar pek çok ödemenin düzeyini de etkileyecek.
İşçiler Sendikalardan Güçlü Eylemler Bekliyor
DİSK, Hak-İş ve Türk-İş’e bağlı 20 sendikanın oluşturduğu İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu, “asgari değil insanca yaşam” şiarıyla asgari ücret görüşmelerini yakından takip ediyor.
Platform Sözcüsü Sinan Ceviz, asgari ücret görüşmelerine dair Sivil Sayfalar’a konuştu. Söze platformun kuruluş ihtiyacını anlatmakla başlayan Ceviz, “İşçi sınıfının karşı karşıya olduğu sorunlar birleşik ve güçlü bir mücadele olmadan aşılamaz. Biz bu gerçeği özelleştirme karşıtı mücadeleler de gördük, bu gerçeği sendikal hak ve özgürlüklerin kullanımının engellenmesinde ve buna karşı mücadelelerde gördük. İşyerlerimizde işçi arkadaşlarımız da sık sık sendikaların birleşik ve güçlü eylemler yapması ve sonuç almasına vurgu yapıyor, talep ediyor. İşte temel olarak bu ihtiyaç ve bir bakıma zorunluluğun sonucu olarak ortaya çıktı platformumuz” dedi.
İşçiler İnsanca Yaşanacak Bir Ücret İstiyor
Ceviz, asgari ücret tartışmalarında sendikaların tutumuna dair de şunları söyledi: “Asgari ücrete ilişkin son yıllarda sendikalar olarak iyi bir sınav verdiğimiz söylenemez, ancak bugün artık geçim sorunu çığ gibi büyümüş durumda ve insanca yaşam talebi de bir o oranda büyüyor. İşçi sınıfımızın ‘artık yeter’ çığlığı konfederasyonlarımızda doğal olarak yankı bulmuş durumda ve asgari ücretle ilgili ortak hareket etmekteler ve bizler de bu birlikteliği destekliyoruz. Aynı zamanda insanca yaşanacak ücretin yanı sıra vergide adalet istiyor işçilerimiz ve bu talepte ortak mücadelenin en önemli konularının başında. Platformumuzda bu yönlü ciddi çalışmalar sürdürmektedir.”
İşçilerin yaşam koşullarına ilişkin ve taleplerine dair de bilgiler veren Ceviz, “Geçinemiyoruz sesleri işyerlerinden yükseliyor. Bir yandan da asgari ücrete yeteri kadar zam yapılmayacağı algısı da ne yazık ki hakim, ‘vermezler, olmaz’ diyen özellikle örgütsüz işyerlerinde arkadaşlarımızın böyle tutumları ile karşılaşıyoruz. Asgari ücret Türkiye işçi sınıfının asgari ücret alan ya da almayan tüm sınıfımızın en önemli sözleşmesidir ve birlikte hareket edilmesi gerekir. Bu kültür iş yerlerimizde bu gün için hakim değil. Asıl olan bu kültürü oluşturmak biz de bu yönlü çalışmalar sürdürüyoruz.” diye konuştu.
‘Olmalı, Etmeli’nin Ötesinde Bir Mücadele Şart
Ceviz, Platformun temel yöneliminin “olmalı, etmelinin” ötesinde olması gerektiğini, yani sınıfın taleplerini soyut olarak ifade etmenin yeterli olmadığını savunuyor: “Platformumuz için bugün en yakıcı taleplerin başında öne çıkan asgari ücret ve vergide adalettir.”
“İşten atmaların yasaklanması, insanca yaşam, sendikal hakların korunması gibi talepler ile ilgili platformumuz temel olarak iş yerlerindeki gücünü harekete geçirmeyi hedefleyen bir çalışma sürdürmeyi hedefliyor” diyen Ceviz, “Yani şubelerimiz üyeleri ile paylaşarak planlamalar yapmayı ve sorunlara karşı birlikte hareket etmeyi hedefliyoruz. Çalışmalarımız da bu yönlü sürdürülüyor. Asgari ücret meselesinde de izlediğimiz yol bu” diyor.
İki Talep İç İçedir Birbirinden Ayrı Ele Alınamaz
Vergilere ilişkin de değerlendirmeler de bulunan Ceviz son olarak şöyle söyledi: “Vergide adalet asgari ücret den yani insanca yaşam talebinden ayrı ele alınamaz iş yerlerimizde de aslında böyle tartışılmıyor. Yani deniyor ki insanca yaşama yetecek kadar ücret ve vergide adalet istiyoruz. Bu iki talep iç içedir birbirinden ayrı ele alınamaz. Biz de çalışmalarımızda iki talebi tekleştirerek sürdürüyoruz. Bu konuda da 20 Aralık Cuma günü saat 17.30’da Kartal Meydanın da buluşacağız. İnsanca yaşanacak ücret ve vergide adalet için iş yerlerimizden çıkıp Kartal Meydanı’nda taleplerimizi ileteceğiz.”
Asgari Ücret Kadınların Da Gündeminde
Öte yandan asgari ücret kadınlar bakımından da çok önemli. Ülkede asgari ücretin altında ücretle çalışan kadınların oranı erkeklerden yüksek. Aynı sektörde aynı değerde işi yapsalar dahi kadınlar erkeklere göre daha az ücret alıyor. Mahallelerindeki işçi ve emekçi kadınların yaşam koşullarını yakından takip eden Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği’nden Adile Doğan asgari ücretin kadınları da çok yakından ilgilendirdiğinin altını çiziyor:
“Asgari ücret tabii ki biz kadınları da çok yakından etkiliyor. Bu görüşmeler bizim için de önemli. Çünkü bizler asgari ücretle yaşamını sürdürmek zorunda olan kadınlarız. Ekonomik bütçe daraldıkça yoksulluk kadınlara şiddet olarak dönüyor. Evde bir çorba pişiremeyince bile bu sana şiddet olarak dönüyor. Yoksulluk yüzünden bunalıma giren eşinden şiddet görüyor kadınlar. En önemlisi bizler çalışma yaşamı içinde olan yüz binlerce kadınız ve geçinmek zorundayız. O yüzden asgari ücret hem bizim için çok önemli hem de etkilerini en derinden yaşayanlar da bizleriz. Kadın işçiler asgari ücrete karşı öncelikle insanca yaşanacak bir ücret ve asgari ücretin vergiden muaf olmasını talep ediyor. Örneğin geçen sene biraz hali vakti yerinde olan bir ailede kadın ve erkek çalışıyordu. Kadın çocuk doğurunca işten uzak kaldı çocuğunu bir yere bırakamadığı için. Geçen sene de görüyorduk bu kadını yanına gidiyorduk, “akmasa da geçiniyoruz” diyen bir kadındı. Bundan birkaç gün önce sokakta ağlayarak gördüm. Ayağında ayakkabısı yok, kırık dökük bir bebek arabasıyla ağlayarak dönüyordu pazardan ve bir meyve bile alamadığı için ağlıyordu. Sordum ‘bu ne hal’ diye. “Eşimin bir 4 ay işsiz kalması yetti” dedi. Şimdi eşi bir haftadır çalışıyormuş ama 4 ay demek onlar için 4 ay birikmiş faturalar, kira ve evde hiçbir şeyin kalmaması demek. Eğer insanca yaşayacakları bir ücret almış olsalardı işsizlik durumuna karşı kıyıda köşede kalmış bir miktar para biriktirmiş olurlardı. Ama maalesef bu yok. O yüzden asgari ücret en azından yaşamımızı kolaylaştıracak bir düzeye çekilmeli. Biz dernek olarak aslında hem seslenişimizi bu yönde yapıyoruz. Asgari ücretin insanca yaşanacak bir boyuta gelmesi ve asgari ücretin vergiden muaf olmasını istiyoruz.”
Bizi Takip Edin