Eko Kriz: Akışı Değiştir
Sivil toplum örgütü temsilcileri, politikacılar ve akademisyenler ile Portekiz’in Porto kentinde gerçekleşen “Ekolojik Kriz: Akışı Değiştir” başlıklı konferans, üç günün sonunda, şiddetsiz bir dünyada yaşamak istiyorsak bir an önce başkaların canını yakan alışkanlıklarımızdan vazgeçmemiz gerektiği mesajıyla sona erdi.
Konferansın açılış konuşması Birleşmiş Milletler bünyesindeki Biyolojik Çeşitlilik ve Ekosistem Hizmetleri Konulu Hükümetlerarası Bilim Politika Platformu (IPSES) raporunun yazarlarından Ingrid Visseren tarafından yapıldı. Visseren IPSES raporunda ilk defa hayvan haklarından bahsedildiğini belirtti. Ingred, konuşmasında sürdürülebilir bir ekonomi için çabalamamız, bitkisel tarıma geçmemiz ve sürdürülebilir gıdanın standart haline gelmesi gerektiğinden bahsetti. IPBES’in bu yıl yayınladığı 800 sayfalık rapor hayvancılık, tarım, madencilik, avcılık, balıkçılık ve ormansızlaşma sebebi ile 1 milyon bitki ve hayvan türünün yok olma tehlikesi altında olduğunu söylüyor.
Program, 3 farklı ülkeden gelen aktivistlerin, kendi ülkelerinde biyoçeşitliliğe zarar veren en önemli sebepleri anlattıkları sunumlar ile devam etti. Sunumlardan biri Filistin’den gelen aktivist tarafından yapılırken, savaşın çevre üzerindeki yıkıcı etkilerini sayılar ve görseller ile görmek rahatsız ediciydi.
Programa ara vererek Porto’daki Brezilya Konsolosluğu önünde Amazon ormanlarının yok edilmesini protesto ettik. Eylemde “Amazon’u koru”, “Mercosur’e dur de” sloganları atıldı. Mercosur anlaşması Güney Amerika ülkeleri ile Avrupa Birliği arasındaki bir ticaret anlaşması, ancak bu anlaşma daha çok Brezilya’yı hayvan ticareti konusunda teşvik ediyor. Amazon orman yangınlarının hayvancılık ve hayvansal tarıma (yem üreticiliği) yer açmak için insan eli ile çıkarıldığı biliniyor. Amazon’daki tahribatın %91’inden hayvancılık endüstrisi sorumlu, Brezilya’da tahmini olarak dakikada bir futbol sahası büyüklüğünde orman hayvancılık için yok ediyor. Dünyada üretilen soyanın yüzde 80’i hayvan yetiştiriciliği için kullanılıyor, soya ekim sahaları da bu ekolojik yıkıma ortak oluyor. Anja Hazekamp (Hayvanlar için Parti) ve Francisco Guerreiro (Portekiz’li PAN) eylem metnini birlikte okudular. Okunan metinde, ucuz et için ormanların yok edildiği, AB’nin Mercosur anlaşmasına bağlı kaldığı sürece bir yol bulmanın mümkün olmadığı söylenirken, bir an önce bu anlaşmadan vazgeçilmesi gerektiği belirtildi. Eylem, yerel sanatçı PANT. Artworks’ün graffiti çalışması yapması ile sona erdi.
Etkinliğin 3. Gününde, Hayvanlar İçin Parti (Hollanda) kurucusu ve başkanı Marianne Thieme halka açık bir konuşma yaptı. Konuşmada Hayvanlar için Parti’nin kuruluşundan ve etkilerinden bahsetti. Parti ilk kurulduğunda diğer partilerin kendileri ile dalga geçtiğini söyleyen Marianne, bir süre sonra partinin yarattığı etki sebebi ile diğer partilerin hayvan haklarını kendi gündemlerine almak zorunda kaldıklarını belirtti. Marianne, var olan sistem ile ekolojik yıkımın önüne geçemeyeceğimizi, bunun için insanı merkeze alan sistem yerine doğayı merkeze alan bir sisteme geçmemiz gerektiğini açıkça belirtti.
Neredeyse bütün toplumlar insanı merkeze alıyor ve bütün canlıların insanlığın çıkarı için kullanılmasını olumluyor. Böyle bir dünyada iklim krizi ve türcülüğün yarattığı etik problemler ile başa çıkmamız mümkün görünmüyor. Görünen şu ki; dünyanın çok fazla vakti kalmadı, bu yüzden hepimizin günlük rutinlerimizin sonuçlarını düşünmesi gerekiyor. Eğer şiddetsiz bir dünyada yaşamak istiyorsak bir an önce başkaların canını yakan alışkanlıklarımızdan vazgeçmemiz gerekiyor.
Bizi Takip Edin