Hindistan’daki Yüksek Mahkeme Eşcinsel İlişkiyi Yasallaştırdı

07 Eylül 2018
Hindistan’da 160 yıldır geçerliliğini koruyan ceza kanununun eşcinsel ilişkiyi yasa dışı kabul edip bu gerekçe ile hüküm giyenlerin on yıla kadar hapsinin istenebileceği Paragraf 377, daha önce de defalarca mahkemeye taşınmıştı ve tartışmalara konu olmaya da devam ediyordu; fakat nihayet bu hafta Yüksek Mahkeme’nin kararına göre Paragraf 377, kişinin özel hayatın gizliliği hakkını ihlal ettiği gerekçesiyle kaldırıldı. Hindistan’da eşcinsel ilişki artık hukuki olarak yasal kabul ediliyor.

Hindistan’daki Yüksek Mahkeme 5 Eylül’de ceza kanununda yer alan Paragraf 377’yi kaldırma kararı aldı. Bu karar ile birlikte, Hindistan’da bulunan 1.3 milyarlık nüfusun 78 milyonunu oluşturan açık LGBTQIA+’lar, suçlu konumunda çıkarılan dünyadaki en büyük topluluk oldu.

Son zamanlarda oldukça sık dile getirilen LGBTQIA+’ların insan haklarına ilişkin davalarda görev alan hakimler Paragraf 377’nin özel hayatın gizliliği hakkını ihlal etmesi sebebiyle anayasaya aykırı olduğu kararına vardılar. İçlerinde Hindistan’ın 45. Baş Yargıcı Dipak Misra’nın, Yargıç R. F. Nariman’ın, Yargıç A. M. Khanwilkar’ın, Yargıç D. Y. Chandrachud’un, ve Yargıç Indu Malhotra’nın da aralarında bulunduğu davaya bakan yargıçlar yaptıkları açıklamada; “Bedensel otonomi bireyseldir. İntisap beyanı özel hayatın gizliliği hakkının bir parçasıdır.” dediler.

1861’de Hindistan Birleşik Krallık’ın sömürüsü altındayken “doğa kanunlarına aykırı cinsel birleşme” gerekçesi altında tanınan yasa, yaklaşık olarak 160 senedir geçerliliğini korumaktaydı. Anal ve oral eşcinsel ilişkiye uygulanan yasak sebebiyle hüküm giyenler ise on yıla kadar hapis istemiyle suçlu bulunmaktaydılar. Yüksek Mahkeme tarafından Temmuz ayından beri sürdürülmekte olan dava, Paragraf 377’nin Hindistan anayasasının tanıdığı kişinin özel hayatına müdahale olarak görüldüğü için kurul tarafından kaldırılması ile sonuçlandı ve böylece Hindistan sömürge döneminde kabul edilen yasalardan bir tanesini daha yürürlükten kaldırdı. Kanunun “tek taraflı”lığından dolayı kaldırılmasına karar veren kurul yaptığı açıklamada, “Önyargıyı yenmemiz gerek, kapsayıcılığı benimsemeli ve eşit haklar sağlamalıyız.” dedi. Toplumsal ahlakı ve “anayasal haklara müdahale edemeyecek olan” ülkeye hakim görüşleri tartışan Baş Yargıç Misra,  LGBTQIA+’ların diğer insanlarla eşit haklara sahip olmayı hak ettiğini sözlerine ekledi; “Bir kişinin cinsel yönelimi doğaldır ve cinsel yönelim temelli ayrımcılık ifade özgürlüğü ihlalidir.” Anayasaya aykırı olan Paragraf 377’nin homoseksüel veya heteroseksüel fark etmeksizin yetişkinlerin arasındaki cinsel birleşmenin yasa dışı olduğunu beyan edecek kadar ileri gitme potansiyeli olan bir kapsama sahip olduğunun altını çizen Misra, hayvanlarla kurulan cinsel ilişkinin hala cezaya tabi olduğunu vurguladı.

Kuruldaki yargıçlardan Indu Malhotra da kararla ilgili olarak “Tarih, haklarını sağlama konusundaki gecikmeden dolayı topluluğun üyelerine bir özür borçludur.” dedi.

Davacı olan dansçı Navtej Johar’ın, kültür uzmanı Aman Nath’ın, restaurant işletmecileri Ritu Dalmia’nın ve Ayesh Kapur’un ve medyacı Sunil Mehra’nın birleşmesi ile dava Yüksek Mahkeme huzuruna taşınmış ve bu da doğal eşcinsel ilişkiyi yasa dışı sayan kanunun sonunu hazırlayan son hamle olmuştu.

“BU İNSANLIK İÇİN BÜYÜK BİR SIÇRAMA”

Paragraf 377’nin kaldırılması için bu davada mücadelenin en ön saflarında yer alan ve Hindistan’daki LGBTQIA+ insan hakları savunucularından en çok tanınanlar arasında yer alan Harish Iyer, verilen kararın ardından kendine güvenen ancak aynı zamanda oldukça gergin bir noktada olduğunu söyledi.

Gay Star News’a yaptığı açıklamada Iyer, “Karar inancımızı yalnızca kanuni olarak değil, aynı zamanda insani olarak da yeniden doğruluyor. Bu insanlık için büyük bir sıçrayış. Biz ayrımcılık olmadan doğduk. Şimdi yasal olarak ayrımcılığa uğramadan yaşayacağız. Kanatlarımızı açacağız ve her umuda konacağız; ama bu özgürlüğü çoktan kazanılmış olarak görmeyeceğiz Bu gelecekte yapılacak olan reformlarla birlikte hazırlanan devrimin yalnızca başlangıcı, sonu değil. Her azınlığın eşitliği için verilmekte olan savaş sürüyor ve biz bunun için çalışıyor olacağız.” dedi.

Hindistan’ın eşcinsel prensi Manvendra Singh Gohil, Gay Star News’a yaptığı açıklamada kararı “Hindistan’daki LGBTQIA+’ların kutlama ve özgürlük anı” olarak değerlendirdi; “1861’de özgürlüğümüz elimizden alınmıştı ama bugün verilen kararla birlikte insanlık haklarımız onarılıyor. Gerçek her zaman üstün gelir ve gerçek her zaman kazanır. Karar, dürüst olma zamanının geldiğini dünyaya gösterecek.” diye de sözlerine ekledi.

19 yaşındaki Smriti, “Bu pozitif bir karar. Yani yapılacak çok şey var ama bu harika bir ilk adım. Kendi ülkemizde artık suçlu değiliz.” dedi.

Yasal dava dilekçesinin imzacılarından biri olan Ritu Dalmio kararın kendisindeki umudu bir kez daha canlandırdığını kaydetti; “Sisteme olan küçücük kalan inancım sebebiyle kinik bir insana dönüşmek üzereydim. Ama bu karar, seçme, ifade ve hak özgürlüklerinin hala sürdürülebildiği, işleyen bir demokrasimiz olduğunu sonunda bizlere gösterdi.”

BU PARAGRAF 377’NİN MAHKEMEDEKİ İLK GÜNÜ DEĞİLDİ

Daha önce de 1994 ve 2001 yıllarında gündeme gelerek çokça tartışmaya kaynaklık eden Paragraf 377, Yüksek Mahkeme’nin de sürekli tartıştığı bir konuydu.

Delhi Yüksek Mahkemesi’nin rıza olduğu gerekçesiyle yasağı feshettiği 2009 yılında da hak savunucuları kararı coşkuyla karşılamışlardı. Ancak Hindistan’daki Yüksek Mahkeme’nin iki üyesi 2013 yılında kararı reddedince bu sevinç yerini hüzne ve öfkeye bırakmıştı. Yüksek Mahkeme üyeleri yasanın yargı organları tarafından değil de parlamento tarafından feshedilmesi gerektiğini söylemişti. Mahkeme kararı yerel dini gruplar tarafından hoş karşılanırken, Birleşmiş Milletler’in de içinde bulunduğu birçok uluslararası kuruluş tarafından eleştirilmişti.

EŞCİNSEL İLİŞKİ HALA 71 ÜLKEDE YASA DIŞI KABUL EDİLİYOR

Eşcinsel ilişkiyi 1900’den önce yasallaştıran Fransa, Belçika, Hollanda, Brazilya ve Arjantin’in yanı sıra, İngiltere ve Galler de yaklaşık elli sene önce yasağa son vermişti. Fakat İran, Sudan, Suudi Arabistan ve Yemen’de eşcinsel ilişki hala yasa dışı kabul ediliyor ve cezası da ölüm. Aynı yasa Somali’nin bazı kesimlerinde ve Kuzey Nijerya’da da uygulanıyor. Suriye ve Irak’ta ise ölüm cezası İslam Devleti’nin de aralarında olduğu devlet dışı aktörler tarafından sürdürülüyor. Özel hayatın gizliliği hakkına saldırı olduğu gerekçesiyle, Pakistan’da, Afganistan’da, Katar’da, Birleşik Arap Emirlikleri’nde ve Moritanya’da ise yasağın uygulanmadığı kaydediliyor.

Hak savunucuları Tunus’ta, Lübnan’da ve İngiliz Milletler Topluluğu’na dahil Trinidad ve Tobago Cumhuriyeti’nde, Kenya’da, Barbados’ta, Dominik’te, Jamaika’da değişim için büyük mücadeleler veriyorlar ve bu ülkelerin de Hindistan’ı yakın zamanda takip etmeleri bekleniyor. Gelişmeler beklenen yönde olursa, İngiliz Milletler Topluluğu’na bağlı eşcinsel ilişkinin yasak olduğu otuz altı ülke de bu ülkeleri değişim yolunda takip edebilir.

Kaynaklar: Gaystarnews, Gaystarnews, The Guardian, The Guardian, Pinknews