Sivil Toplum Kuruluşları İçin Sosyal Etki Yönetimi Programı başlıyor
KUSIF olarak kurulduğumuzdan bu yana, sosyal etki aktörlerinin ürettikleri sosyal faydanın en üst düzeye çıkarılabilmesinin yollarını arıyor ve buna yönelik veriye dayalı yenilikçi çözümler üretiyor ve uyguluyoruz. Şubat 2017’de başladığımız ve ön hazırlıklarını tamamladığımız Açık Toplum Vakfı tarafından desteklenen “Sivil Toplum Kuruluşları İçin Sosyal Etki Yönetimi Programı” da yine benzer bir ihtiyacın ürünü olarak ortaya çıkmış bir […]
KUSIF olarak kurulduğumuzdan bu yana, sosyal etki aktörlerinin ürettikleri sosyal faydanın en üst düzeye çıkarılabilmesinin yollarını arıyor ve buna yönelik veriye dayalı yenilikçi çözümler üretiyor ve uyguluyoruz. Şubat 2017’de başladığımız ve ön hazırlıklarını tamamladığımız Açık Toplum Vakfı tarafından desteklenen “Sivil Toplum Kuruluşları İçin Sosyal Etki Yönetimi Programı” da yine benzer bir ihtiyacın ürünü olarak ortaya çıkmış bir projedir.
Türkiye’de sivil toplum kuruluşları sosyal etkilerini ölçememekte ve yönetememektedir. Bunun başlıca nedeni; sosyal etki analizinin faydasının sivil toplum kuruluşlarınca yeteri kadar bilinmemesidir. STK’lar çoğu zaman sadece izleme değerlendirme raporları üretmektedirler. Bu raporların çoğu ise projelerin çıktılarını (satılan kitaplar, eğitim verilen öğrenci sayısı) ortaya koymakla sınırlıdır. Bu noktada STK’ların öncelikle çıktıdan (output) değişime (outcome) odaklanan bir yaklaşımla etkilerini ölçmeleri, ardından bu ölçümleme sonuçlarının kurumun stratejik kararlarında ve kaynak dağılımı süreçlerinde dikkate alınır olması gerekmektedir. Böylece STK’lar ellerindeki sınırlı kaynakla sosyal faydalarını nasıl artırabileceklerinin yollarıyla tanışırlar.
Sosyal etki yönetimi kurumun yarattığı sosyal etkiyi yalnızca pozitif değişimlere odaklanmadan tüm süreci ve sonuçları ile takip edebilmesine olanak sağlar. Kurum, böylelikle yaptığı her işi (program, proje veya faaliyet) neden yaptığını tekrar düşünebilir ve uygulamaların her aşamasında kendini değerlendirip sosyal faydasını artırmak için gerekli müdahaleleri yapar. Kısacası sosyal etki yönetimi kuruluşlara yaptıkları işlere daha bütünsel olarak bakmalarının, potansiyellerini ne kadar gerçekleştirdiklerini görmelerinin ve misyonlarını artan bir başarıyla gerçekleştirmelerinin olanağını sağlar.
Ayrıca;
• Sosyal etki yönetimi sayesinde STK, tüm paydaşlarının dahil olduğu katılımcı bir süreç örgütleyebilir.
• Sosyal etki yönetimi sayesinde kurum kendine stratejik izlekler çıkarabilir.
• Kurumun genel ve kaynak dağılım stratejisinin belirlenmesinde sosyal etki çalışmalarının sonuçları baz alınması etkilidir.
• Sosyal etki çalışmalarının sonuçlarının yönetimler tarafından dikkate alınması ve paylaşılması çalışanlar ve gönüllüler için motivasyon sağlar, daha fazla insan harekete geçirilebilir.
• Sosyal etki yönetimi fon kaynaklarına erişimi kolaylaştırır.
• Sosyal etki yönetimi kurumların güvenilirliğini artırır.
• Son olarak iletişimi yapılan sosyal etki yönetimi çalışmaları, kurumların görünürlüğünü artırır ve aynı alanda yapılacak benzer çalışmalara yönelik güvenilir modeller sağlar.
KUSIF olarak Açık Toplum Vakfı desteğiyle yürüteceğimiz “STK’lar için Sosyal Etki Yönetimi Programı” kapsamında STK’ların sosyal etki yönetimi konusunda farkındalık, bilgi ve beceri düzeylerini artırmayı; böylece sosyal fayda aktörleri olan STK’ların kapasitelerini geliştirmeyi amaçlıyoruz. Projemiz kapsamında seçilen tüm STK’ların katılacağı dörder gün sürecek iki aşamalı bir eğitim programı gerçekleştirilecek ve STK’larla birebir 6 aylık danışmanlık süreçleri yürütülecektir.
Haziran 2017-Şubat 2018 arasında devam edecek programımız kapsamında verilecek eğitimler Koç Üniversitesi Rumelifeneri Kampüsü’nde gerçekleşecek, tarihleri ise şöyle:
1. Eğitim 6-9 Temmuz 2017
2. Eğitim 5-8 Ekim 2017
Hemen başvurmak için tıklayın
Sorularınız için Tuba Emiroğlu’yla bağlantıya geçin : temiroglu@ku.edu.tr
Bizi Takip Edin