Meslek seçiminde cinsiyet ayrımcılığına karşı kampanya
“Hz. Mevlana “Her sedefte inci olmaz” demiştir. İşte biz de sedefteki incilerin sayısını çoğaltmak istiyoruz. Mühendis kızlarımız bizim incilerimiz olsun ülkemize faydalı, katma değeri yüksek işler yapsınlar istiyoruz. Projemizin özünde eğitimde cinsiyet ayrımcılığına dair tabuları yıkmak ve mühendislik okumaları konusunda yüreklendirmek yatıyor.” Mevlana’nın ‘Her sedefte inci olmaz’ sözünden ilhamla Konya’da, cinsiyet ayrımcılığına karşı toplumu bilinçlendirmek […]
“Hz. Mevlana “Her sedefte inci olmaz” demiştir. İşte biz de sedefteki incilerin sayısını çoğaltmak istiyoruz. Mühendis kızlarımız bizim incilerimiz olsun ülkemize faydalı, katma değeri yüksek işler yapsınlar istiyoruz. Projemizin özünde eğitimde cinsiyet ayrımcılığına dair tabuları yıkmak ve mühendislik okumaları konusunda yüreklendirmek yatıyor.”
Mevlana’nın ‘Her sedefte inci olmaz’ sözünden ilhamla Konya’da, cinsiyet ayrımcılığına karşı toplumu bilinçlendirmek ve genç kızları özellikle mühendislik alanında yüreklendirmek amacıyla “Sedefteki İnciler” projesini başlatan HAFEV’den Selcen Faydasıçok’la kampanyayı konuştuk…
Öncelikle vakfınız ve çalışmaları hakkında bilgi verebilir misiniz?
Vakfımızı 2016 yılında kurduk. Biz demir çelik sektöründe 50’nci yılını kutlayacak bir firmayız. Bu zamana kadar yaptığımız hayır işlerini, verdiğimiz bursları kurumsallaştırmak ve kurucumuz babamız Hasan Faydasıçok’un adını nesiller boyu yaşatabilmek için Hasan Faydasıçok Eğitim Vakfı’nı (HAFEV) kurduk. Eğitim vakfı olsun istedik çünkü eğitim ülkemiz için en önemli konulardan biri ve inanıyoruz ki parlak geleceğe, güçlü nesillere ancak eğitimli gençler sayesinde ulaşabiliriz. Vakfımızın sadece burs veren ve okul yapan bir vakıf olarak kalmasını istemedik. Geliştireceğimiz projelerle hem aktif olarak çalışmak hem de mümkün olduğu kadar fazla sayıda çocuğumuza gencimize ulaşmak istedik. Bunun için aylar süren eğitimler aldık, anketler araştırmalar yaptık ve sonuçta kızların eğitimine destek olacak bir projeyle yola çıkmak fikri oluştu. Ama sanayici bir aile olduğumuz için sanayiye de dokunmak istedik. Sanayide kadın istihdamının eksik olduğunu biliyoruz. Dert edindiğimiz konuların başında kadın istihdamı da geliyordu. Ve en sonunda bunların hepsini birleştiren projemiz ‘Sedefteki İnciler’ ortaya çıktı.
Niye “Sedeften İnciler?
“Sedefteki İnciler” ismi Hz. Mevlana’nın bir sözüyle ortaya çıktı. Hz. Mevlana “Her sedefte inci olmaz” demiştir. İşte biz de sedefteki incilerin sayısını çoğaltmak istiyoruz. Mühendis kızlarımız bizim incilerimiz olsun ülkemize faydalı, katma değeri yüksek işler yapsınlar istiyoruz. Projemizin özünde eğitimde cinsiyet ayrımcılığına dair tabuları yıkmak ve mühendislik okumaları konusunda yüreklendirmek yatıyor. Projemiz iki aşamalı. Birincisi; liselere giderek kızlara mühendislik mesleğini tanıtma onları neden mühendislik okumaları konusunda bilgilendirme toplantıları yapmak. İkinci aşaması ise üniversitede belirlediğimiz mühendislik bölümlerinde okumayı seçen kızlarımıza maddi ve manevi olarak destek olmaktır.
Burs vermek, gönüllü mentörlerimiz ve eğitim seminer gibi çalışmalarla kişisel gelişimlerini desteklemek, staj imkânı vermek, mezun olduklarında eğer isterlerse hem kendi şirketlerimizde hem de paydaşlarımızın şirketlerinde iş bulmalarına yardımcı olmak istiyoruz.
Projeyi ne zaman başlattınız hedeflerinizden bahseder misiniz? Projede kız çocuklarını neden sadece mühendislik mesleği konusunda bilgilendiriyor ve sadece bu alanda burs imkanı sağlıyorsunuz?
Projeye Konya’dan başladık. Konya’nın gönlümüzde çok özel bir yeri var. Bu sebeple ilk durağımız Konya olsun istedik. 2-3 Mayıs tarihine dört okul gezdik. 700 kıza ulaştık. Öğrencileri sıkmadan hem öğrenip hem de keyif alarak dinleyecekleri bir program hazırladık. Kendi şirketlerimizde çalışan dört genç mühendis arkadaşımız kızlara kendi hikâyelerini, neden mühendisliğin ülkemiz için önemli olduğunu, mühendislerin neler yaptıklarını anlattılar. Ayrıca tanınmış kadın yöneticilerle proje için video kayıtlar yapıp kızlarımıza izlettik. Hem mühendis hem de kadın patronlardan iki tanesi Sevda Kayhan Yılmaz ve Çiğdem Doğan gelip konuşma yaparak “neden mühendislik?” konusunu anlattılar. Mühendis olmalarını istememizin nedeni dünya dijital dönüşüm içinde ve dördüncü sanayi devrimi konuşulurken, bizim bu sistemin dışında kalmamamız gerekiyor. Artık katma değeri yüksek ürünler üretmemiz gerekiyor. Tüm dünyada İngilizcesi STEM olan fen, teknoloji, mühendislik ve matematik alanında çocukların ve özellikle kızların eğitim almaları tavsiye ediliyor. Biz de kızlarımızın ne kadar başarılı olduklarını biliyoruz ve mühendislik alanında çok başarılı olacaklarına inanıyoruz.
Konya özelinde bu proje ile nasıl çalışmalar yaptınız? Olumlu-olumsuz geri dönüşleri nasıl oldu?
Konya da çok güzel iki gün yaşadık. Kızların ilgisi, enerjisi, coşkusu bizi çok sevindirdi. Okul yönetimlerinin memnuniyeti, ‘iyi ki geldiniz’ demeleri kızların ‘şimdiye kadar neredeydiniz’ sözlerini duyunca, doğru bir proje yapıyoruz, dedim. Hatta bir okuldaki müdür yardımcısı ‘Okul tarihinde yapılan en iyi sunumu izledim’dedi. Tabi bu sözler bizi oldukça mutlu etti.
Türkiye’de kadınların eğitim çalışma hayatına katılımı ve şartları konusunda neler söylersiniz?
Dediğim gibi dert edindiğimiz konuların başında kadın istihdamı gelmektedir. 2015 yılında yapılan bir araştırmaya göre ülkemizde kadının iş gücüne katılımı yüzde 30. Bu oran Ekonomik Kalkınma ve İş birliği Örgütü (OECD) ülkelerinde ortalama yüzde 63, İzlanda’da ise yüzde 83. Aynı araştırmaya göre bu oranı 2025 yılına kadar OECD ortalamasına çıkarabilirsek Gayri Safi Millî Hasıla yüzde 20 artış gösterecek. Yani daha zengin daha kalkınmış daha gelişmiş bir ülkeye sahip olacağız. Hem neden nüfusumuzun yarısını oluşturan kadınlarımızı istihdama katmayalım? Bu projeyle hedefimiz mezun olup iş bulma sıkıntısı yaşayan mühendis kızlarımızın iş bulmalarına da yardım etmek istiyoruz.
Bizi Takip Edin