Toplumsal Cinsiyet Eşitlikçi Haber Kılavuzu

17 Mart 2016
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Kadın Komisyonu, Toplumsal Cinsiyet Eşitlikçi Haber Kılavuzu yayınladı. Kitapta medyada kadının durumundan haber diline, dünyadan örneklerden alternatif sözlüğe, gazeteciler için çok yararlı bilgiler yer alıyor.   TGC Kadın Komisyonu’nda ve Kadın Danışma Grubu’nda yer alan kadın gazetecilerin öneri ve katkılarıyla hazırlanan kitap, toplumsal cinsiyet eşitliği ve medyada kadın konusuyla başlıyor; medyanın ne […]

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Kadın Komisyonu, Toplumsal Cinsiyet Eşitlikçi Haber Kılavuzu yayınladı. Kitapta medyada kadının durumundan haber diline, dünyadan örneklerden alternatif sözlüğe, gazeteciler için çok yararlı bilgiler yer alıyor.

 

TGC Kadın Komisyonu’nda ve Kadın Danışma Grubu’nda yer alan kadın gazetecilerin öneri ve katkılarıyla hazırlanan kitap, toplumsal cinsiyet eşitliği ve medyada kadın konusuyla başlıyor; medyanın ne yapması, nasıl yapması gerektiğini sorgulayan kitap, medyada çalışan kadınların ne istediğine bakıyor, dünyadan örnekleri sıralıyor, medyadaki cinsiyetçi dili ele alıyor.

tgc

Kadına yönelik şiddet, kadın cinayeti, cinsel şiddet, saldırı, tecavüz, çocuk yaşta evlilik, magazin haberlerini yaparken nelere dikkat edilmesi gerektiğini gösteren kitapta, örnek haberler “Sorun nerede/Nasıl olmalı” yöntemiyle ele alınıyor. Kitapta cinsel yönelim, ulusal ve uluslararası sözleşmeler ve alternatif sözlük bölümleri de yer alıyor.

niçin böyle bir kitaba ihtiyaç duyuldu?

Medya sektörünün çeşitli kademelerinde görev yapan çok sayıda kadın gazeteci, TGC Kadın Komisyonu çatısı altında bir araya geldi; öneri, deneyim ve taleplerini harmanladı; medyada toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için eldeki veriler aynı potaya konuldu. Ve kitap o bilgi ve deneyimlerin damıtılmasıyla ortaya çıktı.

Kitabı hazırlayanlar şöyle anlatıyor: “Medyanın toplumdan bağımsız olmadığının da farkındaydık, sektördeki cinsiyetçi anlayışın toplumun kadına bakışından etkilendiğinin de. Karşılıklı etkileşimden sıyrılıp, toplumun itici gücü konumundaki medyaya toplumsal cinsiyet eşitliğinin yaygınlaşmasında düşen görevler üzerine uzun uzun çalıştık.

Nihai amaç, toplumsal cinsiyet eşitliği odaklı habercilik anlayışını Yaygınlaştırmak, eril, cinsiyetçi dilin yerine eşitlikçi bir dil yapısını oturtmak, bu yönde aktif görevler üstlenmek ve gerek medyada yer alan gerek medyaya konu olan kadını ikincil konumdan çıkarıp; kadının beceri, bilgi ve donanımları ile hakettiği biçimde yeniden konumlandırılmasına katkı sunmak.

TGC Kadın Komisyonu olarak, öncelikli beklentimiz ise elinizdeki kitabın tüm meslektaşlarımız için bir “başucu kitabı’” olabilmesi. Bu amaçla kitapta toplumsal cinsiyet eşitliğini gözeten haberciliğin olmazsa olmazlarına da yer verdik; örnekleriyle birlikte cinayet tecavüz gibi sorunlu alanlarda haber yaparken dikkat edilmesi gereken kuralları da; çalışırken kadın haberciler olarak karşımıza çıkan-çıkartılan engellemeleri de anlattık, başka kimseye söyleyemediğimiz sırlarımızı da… Kitabın sonuna da cinsiyetçi dilden ve kavramlardan kaçınmayı kolaylaştırıcı bir sözlük ekledik.”

tgc2 tgc1

KİTABIN SORULARI

  • Siz diyorsunuz ki, “Kadınlar muhabir olabilirler”. Evet, doğru; ama yeterli mi? Karar mercilerinde çoğunlukla erkekler yer almıyor mu? Gazetelerin hafta sonu ekleri, kültür sanat, magazin servislerinde; televizyonların program bölümlerinde ya da editoryal kadroların bulunduğu ara kademelerde görev yapan kadınların kafasını çarptığı cam tavanı kaç kadın aşabildi?
  • Artık haberleri “Kadın muhabirin gideceği ve gidemeyeceği işler” diye tasnif etmekten vazgeçme zamanı gelmedi mi? “Pazardaki soğan-patates fiyatlarındaki artışın mutfakta yol açtığı yangın” haberini yalnızca kadın muhabirler mi yapabilir sizce?
  • Köşe yazan, özel röportaj yapan kadın gazeteci sayısındaki görece artış gerçek olsa da; o sayının erkek gazetecilerle kıyaslanamayacak kadar düşük olduğu gerçeğinin farkında mıyız?
  • Kadınların son yıllarda karar mekanizmalarında ara kademelerde yer aldıkları da doğru… Ama dürüst olalım, eğer iki adaydan biri erkek biri kadın ise öncelik kime veriliyor? Dahası üzerinde tartışılan konularda fikir yürütse de görüşünü ifade etse de son sözü kim söylüyor?
  • Televizyon kanallarında son yıllarda sayıları görece artan kadın yöneticilerin varlığı sevindirse de; yazılı basında haber, ekonomi gibi servislerin yönetici kadrosundaki kadınların sayısı bir elin parmaklarını geçer mi?
  • Ve muhabirlikten yöneticilik basamaklarına sıçrayan erkeklerle kıyaslandığında, aynı basamakları kadınların neden tırmanamadığı sorusunu yönelttiniz mi hiç kendinize?

ALTERNATİF SÖZLÜK’TEN ÖRNEKLER

Adam/adamı: Bu sözcük ya da eklerin kullanımı kadınları görünmez kılıp, iktidarda erkek olduğu vurgusunu yapabilir. Bu sözcüklere alternatif olarak kişi, insan, erkek kullanılabilir. Örneğin; “devlet adamı” yerine politikacı, yönetici veya lider, “bilim adamı” yerine akademisyen, “adam gibi” ifadesi yerine “doğru düzgün”.

Ahlaksız: Haberde bu türlü sıfat kullanımından kaçınılması gerekir. Ahlak göreceli bir kavramdır; kişi ya da grupların bakış açısına ve değer yargılarına göre değişir. Bu nedenle de haber dilinde tercih edilmemelidir.

AIDS’li, HIV’li: İnsanlarda bağışıklık sisteminin çökmesine neden olan bulaşıcı bir hastalıktır. Zaman zaman kişileri kötüleme, küçük düşürme, toplumsal normlardan uzak tutma gibi amaçlarla kullanılmaktadır, bundan kaçınmak gerekir.

Bayan: “Bayan” ile “kadın” sözcükleri eşanlamlı (Tıpkı Bay sözcüğünün ‘erkek’ sözcüğü ile eş anlamlı olmadığı gibi) değildir. Bayan bir hitap şeklidir, kadın ise cinsiyet belirtir. Haber dilinde bayan değil kadın sözcüğü kullanılmalıdır.

Boynuzlama: Aldatma yerine kullanılan argo sözcük. Ve her argo sözcük gibi haber dilinde kullanılmamalı. Bir ilişkinin aldatma olup olmadığına ancak onu yaşayan kişiler karar verebilir.

Cinnet getirme: Bu hal akıl sağlığı sorunu olabilir. Tanım ve teşhisi ancak uzmanlar tarafından yapılabilir. Ayrıca şiddet olaylarında bu terim daha ziyade baba ve koca konumundaki kişileri aklama vesilesi olarak kullanılabildiğinden cinsiyet ayrımcılığı da içerebilir.

Cinsel sapma: Normal olanın heteroseksüellik olduğu iddiasından yola çıkan bir ifade. Gazeteci heteroseksüellik dışındaki tüm yönelimlerin uygunsuz ve toplumun ahlak ölçülerine aykırı olduğuna karar veremez.

Çıtır: Genç kadınlara yönelik cinsel çağrışımı olan ifadelerin haber dilinde kullanılmaması gerekir.

Kitabın tamamına ulaşmak için tıklayınız