Bu yılın yenilenebilir kaynaklarını 13 Ağustos’ta tükettik

17 Eylül 2015
İnsanın yaşam tarzıyla dünyaya etkilerini inceleyen Global Footprint Network, sadece 8 ay geçmiş olmasına rağmen, dünyanın yenilenebilir kaynaklarının 2015 yılı için ayrılan miktarının tüketildiğini açıkladı. Global Footprint Network Başkanı Mathis Wackernagel AFP’ye yaptığı açıklamada, “Tüm seneyi bir toplam bütçe olarak düşünecek olursanız, tüm para 13 Ağustos itibariyle tükenmiştir” dedi. Dünya Aşırıya Kaçma Günü’nün (Earth Overshoot […]

İnsanın yaşam tarzıyla dünyaya etkilerini inceleyen Global Footprint Network, sadece 8 ay geçmiş olmasına rağmen, dünyanın yenilenebilir kaynaklarının 2015 yılı için ayrılan miktarının tüketildiğini açıkladı.

Global Footprint Network Başkanı Mathis Wackernagel AFP’ye yaptığı açıklamada, “Tüm seneyi bir toplam bütçe olarak düşünecek olursanız, tüm para 13 Ağustos itibariyle tükenmiştir” dedi.

Dünya Aşırıya Kaçma Günü’nün (Earth Overshoot Day) insanlığın taleplerinin doğa tarafından karşılanamadığını vurgulamak için belirlendiğini hatırlatan Wackernagel, insanlığın bu yıl ihtiyacı olan kaynağın, şu anda üretilenin 1,5 katı kadar fazlası olduğu tahminini yaparak şöyle dedi: “Bu sene dünyanın yenileyebileceğinin 1,62 kadarını harcadık. Tıpkı parada olduğu gibi, bir süre mirasınızla ya da birikiminizle idare edebilirsiniz ama bu yalnızca belli bir süre için olacaktır.”

İnsanlık kaynakları gereğinden fazla kullanıyor, örneğin havaya doğanın kaldırabileceğinden daha fazla karbondioksit vermek, aşırı balıkçılık veya her yıl doğanın yenileyebileceğinden daha fazla ağaç kesmek gibi… Global Footprint Network,  “aşırıya kaçma” noktasını hesaplamak için on binlerce gıda üretim ve ticaret firmasının BM verilerini inceledi. Son birkaç on yıl içinde, kaynakların tükenme tarihi her yıl daha da erken olarak hesaplandı. Yani Dünya Aşırıya Kaçma Günü, 1993 yılında 21 Ekim, 2003 yılında 22 Eylül ve bu yıl 19 Ağustos olarak açıklandı.

1961-2015 uçurumu

Bu hesaplamalara göre, insanlar 1961 yılı için ayrılan yenilenebilir kaynakların yalnızca dörtte üçünü kullandılar. 1970’lere gelindiğinde ekonomi ve nüfus artışı dünyayı aşırıya kaçmaya götürdü. Haiti, Suriye ve Afganistan gibi ihtiyaçları olan her şeyi üretemeyen ve ihtiyaçlarını satın almaya gücü yetmeyen bazı ülkeler bu sıkıntıyı bir süredir hissediyorlar. Wackernagel’e  göre eğer kendinizi destekleyecek kaynağa sahip değilseniz, bu durum gittikçe elde edilmesi zor bir hal alıyor.

Global Footprint Network bu sene Paris’te gerçekleşen, BM’nin de sera gazlarını azaltma konusunda küresel bir anlaşmayı hedeflediği iklim tartışmalarını değişim için bir fırsat olarak görüyor.  Gruba göre 2030 yılında, şu anda var olan karbon emisyonunun %30 oranında azaldığı varsayılırsa, 2030 yılı için hesaplanan Dünya Aşırıya Kaçma Günü’nde bir iyileşme olabilir ve 16 Eylül 2030 tarihine ertelenebilir.

Hayaller ve gerçekler

Ancak 10 Ağustos’ta Amerika Birleşik Devletleri’nde gerçekleşen bir konferansta yayınlanan yeni bir veri, önümüzdeki yıllarda dünya nüfusunda yaşanması beklenen nüfus patlaması sebebiyle kaynaklara olan talebin azalmasının olasılık dışı olduğunu ortaya koydu. BM nüfus dairesi yöneticisi John Wilmoth’un Seattle’da gerçekleşen küresel istatistikçiler konferansında söylediğine göre, şu anda 7.3 milyar olan dünya nüfusu, bulunduğumuz yüzyıl sonunda 11.2 milyara çıkacak.

Afrika’daki yüksek üreme oranı bu artışın temel etkenlerinden biri. Kıta nüfusunun 2100 yılında, şu anki rakam olan 1.2 milyardan 5.6 milyara kadar çıkması bekleniyor. Wilmoth artan nüfusla birlikte politik istikrarsızlık ve suçun yanı sıra kirlilik, kıt olan kaynakların dağıtımı gibi sorunların daha da kötüye gideceğini söyledi.

 

Etiketler